444 3 703

Kalça Kireçlenmesi: Nedenleri, Belirtileri, Tedavisi

 

Genel anlamda eklem suyunun çekilmesi olarak da bilinen kalçada yaşanan kireçlenme, kişinin yaşam konforunu olumsuz etkileyen bir durumdur. Bu durum sorun olan tarafa ağırlık verildiğinde ağrı şeklinde belirti vererek bölgede şişliği ve çabuk yorulmayı da beraberinde getirir. Genellikle kilo problemi olan, yaşlı ve romatizma hastalığı bulunan kişileri etkileyen bu durum bilinçsiz yapılan spor, ağır aktiviteler, yanlış ayakkabı seçimi ve dizlere ağırlık verilerek yapılan temizlik sonrasında da sıklıkla görülür. Kalça kireçlenmesi tedavisi ve tüm detaylar yazımızda…

Kireçlenme Nedir?

Kalça eklemi, uyluk ile leğen kemiği arasındadır. Bu bölgedeki kireçlenme durumu ilk etapta kıkırdak dokunun hasarımı ve sonrasında da bu dokunun altında bulunan kemiğin bu soruna eşlik etmesini ifade eder. Bu durum orta yaş grubundaki insanların sıklıkla karşılaştığı kas iskeleti sorunlarından biridir. Kişinin yaşadığı kireçlenme sorunun altında eskiden yaşanmış travmalar ya da doğumsal hastalıklar bulunur. Bu travmalar ya da hastalıklar eklemlerin yük dağılımını olumsuz etkiler ve eklem mekaniğinin bozulmasına neden olur. Tıp literatüründe osteoartrit olarak da adlandırılan bu durum, eklemleri oluşturan kıkırdak yapının dejenerasyon ile birlikte eklemlerin hareketlerinin kısıtlanması ve bu kısıtlanmayla birlikte oluşan ağrı ve ağrı ile birlikte gelen yaşamsal günlük fonksiyonların yerine getirilememesidir.

Kalça Kireçlenmesi Nedenleri

Kalça kireçlenmesi neden olur?” konu hakkında sıklıkla merak edilen soruların başında gelir. Kalça eklemi, vücut ağırlığı taşıyan bir eklemdir ve bu sebeple sık sık deformasyon yaşar. Bu deformasyonların en önemli nedenlerinden biri de obezite ve yaştır. Ancak genellikle 60 yaş üzerinde görülen bu durum bazı sebeplerle daha erken yaşlarda da ortaya çıkabilir. Kalça kireçlenmesi nedenleri aşağıdaki gibidir:

  • Genetik faktörler
  • Obezite
  • Yaşlanma
  • Romatizmal rahatsızlıklar
  • Kalça ekleminde daha önce problemler yaşanması

Kalça Kireçlenmesi Belirtileri

Kalça eklem kireçlenmesi özellikle kadınlarda, kilo problemi yaşayan bireylerde, 60 yaş ve üzerinde, ağır şartlarda çalışanlarda, çok uzun süre ayakta kalanlarda ve genetik olarak kireçlenmeye yatkın olan bireylerde görülür. Durumun belirtileri en net biçimde problemli kalçaya ağırlık verilmesi ile ağrı şeklinde ortaya çıkar. Bu nedenle de kişi yürüyüş sırasında sorun bulunan ayağının üzerine basınç yaptığında şiddetli ağrı yaşar ve sekebilir. Bu sorunu yaşayan kişiler ayrıca sabahları kalçalarında tutukluk hissi de yaşayabilir. Kalça kireçlenmesi belirtileri şöyledir:

  • Eklemin kilitlenerek hareket etmeye engel olması
  • Eklemde eğilmeyi zorlaştıran sertlik hissinin yaşanması
  • Kalçada topallamaya ve yürüme güçlüğüne neden olan hareket azlığı

Kalça Kireçlenmesi Tanısı

Bu durumun tanısında özellikle direk grafikler, eklemin iki yönlü görüntülenmesi ve gerektiğinde tomografi ve MR kesitleri gibi yöntemler kullanılır. Ancak tanının konulmasında detaylı muayene son derece önemlidir. Bu muayenenin ardından durumun kesinleşmesi adına röntgen gereklidir. Bazı durumlarda tanı için bazı kan tetkikleri ve manyetik rezonans görüntüleme, bilgisayarlı tomografi, sintigrafi gibi ileri görüntüleme teknikleri gerekebilir.

Kalça Kireçlenmesi Risk Faktörleri

Her yaştan bireyde görülen bu durumu yaratan bazı risk faktörleri bulunur. Bu faktörler aşağıdaki gibi sıralanabilir:

  1. Kalça kemiklerinde yaşanan çıkı ve kırılma gibi ağır travmalar, zamanla kireçlenme yapabilir.
  2. Çocukluk çağında yaşanan kalça hastalıkları
  3. Kalçadaki yuva eklem yapısının bozulması sonucu kalça ekleminde sıkışma yaşanır ve riski artıran bu durum femoroasetabular sıkışma olarak adlandırılır.
  4. Genetik faktörler
  5. Kalça eklemine gelen kan akışı bazı nedenlerle bozulur ve bu durum nedeniyle kalça ekleminde ağrı görülür.

Kalça Kireçlenmesi Tedavisi

Sorunun tedavisindeki en temel amaç kişinin hareket etme kabiliyetini artırarak yaşam kalitesini iyileştirmektir. Ancak bu durumun kesin bir tedavisi yoktur. Bunun yanında kişinin hareket kabiliyetini artıran ve ağrılarını azaltan yöntemler bulunur. Tedavide öncelikle hastalığı ortaya çıkan şartlardan olan fazla kilolar ve hareketsizlik durumunun ortadan kaldırılması hedeflenir. Böylelikle kişinin günlük aktiviteleri düzenlenerek kalça eklem bölgesindeki kas guruplarının kuvvetlendirilmesi ve kalça eklem bölgesini örten kıkırdak yapının güçlendirilmesi amaçlanarak bu doğrultuda bazı ilaçlar kullanılır. Ancak sorunun ileri evrelerinde yalnızca cerrahi işlem tercih edilir.

Kalça Protez Ameliyatı

Kalça protez cerrahisi spinal anestezi denilen belden yapılan anestezi ile yapılır. Hasta ameliyat sırasında uyutulur. Cerrahi işlem yaklaşık 1,5 ila 2 saat arasında sürer. Cerrahi işlemden 1 gün sonra hasta ayağa kalkıp yürüyebilir, temel işlevlerini yerine getirebilir. Ancak hasta 2-3 gün boyunca hastanede kalır. Hastanın taburcu edilmesinden 2 hafta sonra da dikişler alınır. Ameliyat sonrası özellikle kalça bölgesinin etrafındaki kaslar kuvvetlendirilmeli ve fizik tedaviye de ağırlık verilmelidir.

Bu ameliyat ile kişinin hasar görmüş kalça eklemi çıkarılır ve yerine protez kalça eklemi yerleştirilir. Gelişen teknoloji ile uygulanan bu yöntemde kullanılan protezler vücut ile tamamen uyumludur ve uzun yıllar boyunca kullanılabilir. Ancak bu tedavi süreci geciktirildiğinde sorunsuz olan her iki diz, sırt, bel ve kalçanın diğer bölgesi de ciddi kireçlenmeler yaşayabilir. Bunun yanında kireçlenme durumu yaşayan kalça işlevini yerine getiremediğinde vücudun diğer kısımlarına daha çok yük biner. Bu sebeple, tedavinin ve gerekli görülen ameliyatın vakit kaybetmeden yapılması son derece önemlidir.

Cerrahi Olmayan Kalça Kireçlenmesi Tedavi Yöntemleri

Durumun tedavisinde cerrahi olmayan yöntemler de kullanılır. Yalnızca ilk evre kireçlenmelerde geçerli olan bu tedaviler şöyledir:

  • Kişinin kilo vermesi sağlanır. Böylelikle kişinin kalça eklemine binen yük azalır ve bölgede yaşanan ağrılar da beraberinde kaybolarak kişi özgürce hareket edebilir.
  • Daha hareketli bir yaşam formatı sağlanır. Kişinin günlük yaşamında bazı değişiklikler yapması kalça eklemini korumasına ve kireçlenme durumunun yavaşlamasına yardımcı olur. Daha hareketli bir yaşam formatı da yapılması gereken değişikliklerdendir.
  • Cerrahi dışı yöntemlerde fizik tedavi de kullanılır. Doktor tarafından önerilen egzersiz planı ve fizik tedavi programı bu nedenle düzenli olarak yapılmalıdır. Böylelikle kişi hareket esnekliği yaşayarak bacak ve kalça kaslarını güçlendirebilir.
  • Kişi yürüteç, baston ve koltuk değneği gibi yardımcı cihazlarla desteklenir. Günlük yaşamda bu cihazlardan destek almak kişinin daha rahat olmasını sağlar.
  • Eklem içi enjeksiyon uygulamaları da cerrahi dışı tedavi yöntemleri arasında yer alır. Bu enjeksiyonlar kapsamında kalça eklemine trombositten zengin plazma, ozon, kök hüre tedavisi, kortizon veya hyaluronik asit uygulanır. Bu uygulamalar ile verilen ilaçlar sonrasında kişinin ağrı şikayetlerinin azaldığı gözlemlenir. Ayrıca kök hücre uygulaması ve trombositten zengin plazma gibi enjeksiyon içerikleri de kişide yenileyici bir etki yaratarak hasarlı bölgenin iyileşme sürecinin başlamasına yardım eder.
  • Kalça kireçlenmesi ilaç tedavisi de tedavide kullanılan bir diğer yöntemdir. Kişinin yaşadığı ağrılar rutin hayatını olumsuz yönde etkilemeye başladıysa yaşanan ağrıların şiddetini azaltmak adına doktor ilaç tedavisine başlar. Bu ilaçların yalnızca doktor önerisi ile kullanılması gerekir. Bu nedenle tedavi yöntemi ve ilaç kullanımı hakkında en doğru bilginin alınması adına uzman bilgisine başvurulması son derece önemlidir.
Web ve Tıbbi Yayın KuruluGüncellenme Tarihi: 15.03.2023 00:00Yayınlanma Tarihi: 15.03.2023 00:00
Yorum Ekle


KATEGORİLER