444 3 703

Astım Hastalığı Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Bilgi Talep Formu

 

Astım belirtileri, dünya genelinde milyonlarca insanın yaşam kalitesini etkileyen yaygın ve karmaşık bir solunum hastalığıdır. Her yaştan bireyi etkileyebilir ve semptomları kişiden kişiye değişiklik gösterir. Bu yüzden astım konusunda bilinçli olmak hem kendiniz hem de sevdikleriniz için oldukça önemlidir. Peki astım tam olarak nedir? Ne tür belirtileri vardır ve en önemlisi, bu hastalığa nasıl müdahale edilebilir?

Tüm yaş gruplarından insanların hayatını etkileyen astım, özellikle çocuklarda sık görülen kronik bir solunum sistemi hastalığıdır. İstatistiklere göre Türkiye'de yaklaşık 2-3 milyon arasında astım hastası olduğu tahmin edilmektedir. Bu rakamlar ülkemizde astımın öneminin ne kadar büyük olduğunu göstermektedir. Astım ile mücadelede ise en temel adım doğru bilgiye ve bilinçli bir yaklaşıma sahip olmaktır. Bu sayede siz ve sevdikleriniz astımın yaşam kalitesi üzerindeki olumsuz etkilerini azaltabilecek ve daha sağlıklı bir hayat sürdürebilirsiniz.

Yazımızda astım hastalığının tanımından başlayarak, belirtileri, nedenleri ve tedavi yöntemleri gibi konulara değineceğiz. Ayrıca astım atakları ile başa çıkmak için önerilerde bulunarak günlük yaşantınızdaki zorlukların üstesinden gelmenize yardımcı olmayı amaçlıyoruz. İyi okumalar dileriz!

Astım Nedir?

“Astım nedir?” sorusu merak edenler için şu şekilde yanıtlanabilir:

Astım solunum yollarının iltihaplanması ve daralması ile ortaya çıkan kronik bir hastalıktır. Bu durum hava yolunu saran kasların kasılmasıyla ve mukus üretiminin artışıyla meydana gelir. Astımın temel belirtisi nefes almada zorluk yaşamaktır. Astım hastalığı genellikle çocukluk yaşlarında başlamakla birlikte yetişkinlerde de görülebilir. Hastalık özellikle alerjik reaksiyonlar sonucu gelişebilirken astıma neden olan faktörler kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Genetik yatkınlık, çevresel etkenler, enfeksiyonlar ve stres gibi sebepler astımın ortaya çıkmasına zemin hazırlar. Hastalığın şiddeti ve sıklığı kişiden kişiye farklılık gösterse de astımlı bireylerin çoğu zaman zaman tekrarlayan astım atakları yaşar. Bu ataklar esnasında nefes darlığı, göğüs sıkışması ve öksürük gibi belirtiler görülür. Atakların şiddeti ve süresi hastalığın kontrol altında olup olmamasına bağlı olarak değişebilir.

Astım Belirtileri Nelerdir?

Astım belirtisi aşağıdaki gibidir:

  • Öksürük (genellikle krizler halinde ve kuru yaşanır. Geceleri artar.),
  • Solunumda hırıltı,
  • Göğüste tıkanma ve sıkışma hissi,
  • Soluk alıp vermede ıslık sesi,
  • Nefes darlığı.

Astım Neden Olur?

Astım hastalarının büyük bir kısmında alerjik faktörler önemli rol oynar. Polenler, ev tozu akarları ve hayvan tüyleri gibi alerjenlere maruz kalma, hassas bireylerde astım belirtilerini tetikleyebilir. Ayrıca sigara dumanı, hava kirliliği ve kimyasal maddeler içeren kokular da solunum yollarını tahriş ederek astım ataklarına neden olabilir. “Astım neden olur?” sorusunun yanıtı aşağıdaki gibidir:

  • Ailede astım öyküsü,
  • Annenin hamilelikte sigara içmesi,
  • Bebeklik döneminde ciddi solunum yolu hastalıkları geçirme,
  • Bebeklikte alerjen maruziyeti,
  • Kimyasal ve toz maddeleri sık solumak,
  • Sigara dumanı.

 

Astımı Tetikleyen Faktörler Nelerdir?

Astım hastalığı ve sürecinin kontrol altına alınması ve atakların önlenmesi için tetikleyici faktörlerin bilinmesi ve bu faktörlerden uzak durulması büyük önem taşır. Astımı tetikleyen faktörler kişiden kişiye değişkenlik gösterebilir. Bununla birlikte bazı yaygın tetikleyiciler şunlardır:

  • Alerjenler: Polen, ev tozu akarları, küf ve hayvan tüyleri gibi alerjen maddeler astım semptomlarını harekete geçirebilir. Bu nedenle astımlı hastaların yaşadıkları ortamda gerekli temizliği sağlamaları ve alerji testleri ile duyarlı oldukları alerjenleri belirlemeleri önemlidir.
  • Hava kirliliği: Egzoz dumanları, endüstriyel emisyonlar ve diğer hava kirleticileri solunum yollarında tahrişe yol açarak astım ataklarını arttırabilir. Bu sebeple özellikle yoğun trafik olan bölgelerde yaşayan astım hastalarının mümkün olduğunca temiz havaya maruz kalmasını sağlamalıdır.
  • Sigara dumanı: Pasif veya aktif sigara içimi hem yetişkinlerde hem de çocuklarda astım semptomlarını kötüleştiren başlıca faktörlerden biridir. Sigara içen astım hastalarının tedavi sürecinde bırakmaları ve sigara dumanından uzak durmaları gerekmektedir.
  • Soğuk hava: Özellikle soğuk ve kuru havanın solunması, astım ataklarını başlatabilir. Bu durumda hastaların soğuk havalarda dışarı çıkarken ağızlarını ve burunlarını örten bir maske veya eşarp kullanmaları faydalı olabilir.
  • Stres ve duygusal faktörler: Yoğun stresli dönemlerde veya güçlü duygusal tepkiler yaşandığında astım semptomları artabilir. Bu nedenle hastaların stres yönetimi teknikleri öğrenmesi ve uygulaması önemlidir.
  • Egzersiz: Egzersiz yaparken ortaya çıkan astım semptomlarına egzersize bağlı astım denir. Bu durumu önlemek için doktor tavsiyesi ile uygun egzersiz programları uygulanmalıdır.
  • Ev tozu akarları: Astım hastalarında en yaygın görülen alerjendir. Gözle görülemeyecek kadar küçük canlılar olan akarlar halı, yastık, yatak, tüylü oyuncak ve tekstil liflerinde yaşar. Sıcak ve nemli ortamlar yaşamaları için uygundur. Deriden dökülen ölü hücrelerle beslenen bu canlıların dışkıları kuruyarak toz hale gelir ve alerjiye neden olur.
  • Gastroözofageal reflü: Reflü astım hastalarında %35 ile %90 oranında görülür. Kişide inatçı öksürüğe de neden olan reflü şikâyete neden olmadan sessiz seyredebilir. Bu durumda kronik öksürük dikkate alınmalıdır ve astım hastasında reflü varlığı araştırılmalıdır. Alerjik astım hastalarında özellikle geve bronşlarda kasılma, geçmeyen öksürük ve astım krizi mide asidinin yukarı çıkmasıyla görülür.

 

Astım hastalığının kontrol altına alınabilmesi için bu tetikleyicilere karşı önlem almak büyük öneme sahiptir. Astım tedavisinde bireysel ihtiyaçların doğru şekilde belirlenerek uygun tedavi planının uygulanması, yaşam kalitesini arttırır.

Astımlı Hastalar Nelere Dikkat Etmelidir?

Astım hastalığı olan bireylerin yaşamlarını daha rahat sürdürebilmeleri için dikkat etmeleri gereken bazı önemli noktalar bulunmaktadır. Bu noktalara dikkat ederek astım ataklarının sıklığını ve şiddetini azaltmak mümkündür.

Öncelikle astımlı hastaların alerjenlerden uzak durması önemlidir. Alerjen maddeler, polenler, ev tozu akarları ve hayvan tüyleri gibi çeşitli faktörleri içerebilir. Bu tür maddelerle temas edildiğinde astım belirtileri ortaya çıkabilir ve hatta kötüleşebilir. Bu nedenle alerjenlere karşı hassas olan bireylerin bu maddelerden uzak durarak düzenli olarak ev temizliği yapması ve uygun hava filtreleri kullanması faydalı olacaktır.

Sigara dumanından kaçınmak da astım hastaları için büyük öneme sahiptir. Sigara dumanı solunduğunda bronşların daralmasına yol açarak nefes almayı zorlaştırır ve astım ataklarını tetikleyebilir. Bu sebeple hastaların hem sigara içmemesi hem de sigara dumanına maruz kalmaması gerekmektedir.

Astımlı bireylerin düzenli olarak egzersiz yapması da sağlıkları açısından önem taşır. Egzersiz akciğer fonksiyonlarını artırarak astım belirtilerini hafifletmeye yardımcı olur. Ancak egzersiz seçimi ve yoğunluğu konusunda dikkatli olunmalı ve doktor tavsiyesi alınmalıdır. Aşırı yorucu sporlardan kaçınıp uygun tempoda yapılan egzersizler tercih edilmelidir.

Son olarak stres yönetimi de astım hastalarının dikkat etmesi gereken önemli bir noktadır. Stres astım ataklarını tetikleyebilir ve hastalığın kontrol altına alınmasını zorlaştırabilir. Bu nedenle düzenli uyku, meditasyon ve rahatlama teknikleri ile stresin azaltılması önemlidir.

Astım İlaçları Nelerdir?

Astım hastalarının yaşamlarını daha rahat sürdürebilmeleri ve semptomlarını kontrol altında tutabilmeleri için çeşitli ilaçlar kullanılır. Bu ilaçlar hastalığın şiddetine göre belirlenen farklı gruplarda sınıflandırılabilir.

Öncelikle hızlı etkili bronkodilatatörler (hızlı etkili solunum açıcı ilaçlar) astım krizleri esnasında kullanılır. Bu ilaçlar hava yollarındaki kasların gevşemesine yardımcı olur ve böylece nefes almayı kolaylaştırır. Hastalarda ani nefes darlığı ya da öksürük nöbetleri gibi durumlarda bu tür ilaçlara başvurulması tavsiye edilir.

Bunun yanında uzun etkili bronkodilatatörler de kullanılabilir. Bu ilaçlar genellikle günde bir ya da iki defa alınarak düzenli olarak kullanılır ve astım semptomları üzerinde sürekli bir kontrol sağlamaya yardımcı olur.

Astım tedavisinde ayrıca anti-inflamatuar ilaçlar önemli bir yer tutar. Kortikosteroidler adı verilen bu ilaçlar hava yollarındaki iltihabi süreci azaltarak hastanın rahat nefes almasına katkıda bulunur. İnhaler (nefes yoluyla alınan) kortikosteroidler en yaygın kullanılan anti-inflamatuar ilaçlardır.

Leukotrien antagonisti adı verilen başka bir ilaç grubu ise hava yollarında daralma ve iltihap oluşumunu engelleyerek astım belirtilerini kontrol altına almaya yardımcı olur. Bu tür ilaçlar özellikle egzersizle tetiklenen astım gibi belirli durumlarda etkili olabilir.

Son olarak biyolojik ajanlar adlı yeni nesil ilaçlar da ağır astım hastalarının tedavisinde kullanılabilir. Bu ilaçlar bağışıklık sistemi üzerine etki ederek iltihabı azaltmayı hedefler ve hastanın yaşam kalitesini artırmaya katkıda bulunur.

Astım tedavisi kişiye özeldir ve doktor tarafından belirlenen en uygun ilaç kombinasyonlarıyla gerçekleştirilir. Hastaların düzenli kontrollerini aksatmamaları ve doktor tavsiyelerine sıkıca uymaları hayati önem taşır.

Astımı Önlemek Adına Evde Neler Yapılabilir?

“Astım ne iyi gelir? Astımı önlemenin yolları nelerdir?” diye merak ediyorsanız astımı önlemenin yollarını öğrenmenin hem astım hastalarının yaşam kalitesini artırdığını hem de henüz astım teşhisi konmamış bireylerde hastalığın ortaya çıkma riskini azaltabildiğini bilmelisiniz. Bu nedenle astımı önleyici yöntemleri uygulayarak sağlıklı bir yaşam sürdürmeniz önemlidir. İşte yapabilecekleriniz:

  • Akarlardan korunmak için; yatak odasındaki halıları, tüylü oyuncakları, kadife kumaşa sahip perde ya da mobilyaları, toz tutan eşyaları ortamdan kaldırmalı ya da azaltmalısınız. Mobilyada kumaş yerine vinleks ya da deri kaplama olanları tercih etmelisiniz. Yatak tekstilinde kuştüyü, pamuk ve yün yerine dakron ya da orlon gibi kumaşları tercih etmelisiniz. Nevresimlerinizi haftada 1 olacak şekilde 60 derece veya üzerinde yıkamalısınız. Halılarınızı her gün güçlü çekime sahip elektrik süpürgesiyle temizlemelisiniz. Ev içindeki nemi kontrol altına almalısınız.
  • Polen mevsiminde; ev ve araba pencerelerini kapalı tutmalısınız. Bu dönemde mümkün olduğunca sokağa çıkmamalı ya da maske kullanmalısınız. Eve geldiğinizde kıyafetlerinizi hemen çıkarmalı, yıkamalı ve burnunuzu temizlemelisiniz.
  • Ev içi mantarlar için; evdeki nemi azaltmalı, eski eşyaları atmalı, evi ve ortamı sık sık havalandırmalı, nemli yüzeyleri sık sık çamaşır suyuyla silmelisiniz.

Astım Tanısı Nasıl Konur?

Astım tanısı hastanın semptomları ve solunum testleri ile konulur. Tedavi sürecinde ise hastanın tetikleyicilerden uzak durması, düzenli astım ilacı kullanması ve doktor kontrolüne gitmesi önemlidir. Astım tedavisi kişiye özel planlanarak hastaların yaşam kalitesi artırılabilir ve atakların kontrol altına alınması sağlanır.

Astım tedavi sürecinin başlatılması ve tanının konulabilmesi için öncelikle hastanın şikayetleri ve belirtileri dikkate alınır. Bu süreçte doktorunuz sizinle astım belirtileriniz hakkında konuşacak ve tıbbi geçmişinizi inceleyecektir. Astım semptomları arasında öksürük, nefes darlığı, göğüs sıkışması ve hırıltılı solunum bulunmaktadır.

Astım tanısı koymak için kullanılan testlerden biri akciğer fonksiyon testidir (spirometri). Bu test, akciğerlerinizin ne kadar iyi çalıştığını ölçmek için kullanılır. Spirometri testinde hastaların büyük bir tüp içine sert bir şekilde üflemeleri istenir. Test sonuçlarından elde edilen bilgiler ışığında doktorlar akciğerlerin normal işleyişinden sapma durumunu değerlendirebilir.

Bazı durumlarda provokasyon testleri de astım tanısı koymada kullanılabilir. Bu testler esnasında hastanın solunum yollarını tahriş edebilecek maddelerle karşılaştırılması sağlanarak astım reaksiyonu incelenir. Örneğin metakolin ile yapılan bronkoprovokasyon testinde hastaya metakolin adlı kimyasal madde inhaler yoluyla verilerek solunum yollarındaki duyarlılık değerlendirilir.

Bir diğer astım tanısı yöntemi de pik akım ölçümüdür. Pik akım ölçer adı verilen cihaz ile gerçekleştirilen bu test hastanın en fazla hava çıkarma kapasitesini ölçer ve böylece astım şüphesi olan hastaların durumunu belirlemeye yardımcı olur.

Son olarak alerji testleri ve kan testleri de astım tanısında kullanılabilir. Alerjik reaksiyonlar astım atağını tetikleyebilir ve bu nedenle alerjenlere karşı duyarlılığın tespiti önemlidir. Kan testleri ise genellikle iltihap belirteci olan eozinofil seviyelerini kontrol etmek amacıyla yapılır. Tüm bu testler ve değerlendirmeler sonucunda doktorunuz sizde astım olduğundan emin olup olmadığınızı belirleyebilir ve uygun tedavi sürecine başlayabilir.

Astımda Doktora Ne Zaman Başvurulmalı?

Aşağıdaki belirtileri sık yaşıyorsanız “Astım nasıl geçer? Hangi tedavi benim için uygun?” gibi soruların yanıtlarını almak üzere doktora başvurmalısınız.

  • Göğüste sıkışma, öksürük, hırıltı gibi şikayetler haftada birden çok yaşanıyorsa,
  • Kişi şikayetleri nedeniyle gece uykudan uyanıyorsa,
  • Konuşmada zorluk varsa,
  • Tırnak ve dudaklar morardıysa,
  • Kalpte çarpıntı varsa,
  • Nabız hızlandıysa.

Astım Tedavisi Nasıl Yapılır?

Astım belirtileri nelerdir?” sorularının araştırılması ve tanının konulmasının ardından tedavi süreci başlatılır. Astım tedavisinin amacı semptomların kontrol altına alınması ve astım ataklarının önlenmesidir. Bu süreçte hastaların yaşam kalitesini artırmak ve ilaç kullanımını azaltmak hedeflenmektedir. Astım tedavisi için uygulanabilecek yöntemler şunlardır:

  • İlaç tedavisi: Astım hastalarının büyük çoğunluğu ilaç tedavisiyle kontrol altında tutulabilir. İlaç tedavisi bronkodilatatörler (hava yollarını açan ilaçlar) ve anti-inflamatuarlar (iltihabı azaltan ilaçlar) içerir. Bu ilaçlar inhaler (soluma) veya oral yolla alınabilir.
  • Kontrol planı oluşturma: Hastaların doktorlarıyla birlikte astım kontrol planı oluşturması önemlidir. Bu plan hastaların günlük yaşamlarında nelere dikkat etmeleri gerektiği, ne zaman ve hangi ilacı kullanacakları gibi konuları kapsar.
  • Egzersiz ve fiziksel aktivite: Hafif düzeyde egzersiz yapmak astım belirtileri üzerinde olumlu etkilere sahiptir. Ancak aşırı egzersiz yapmaktan kaçınılmalıdır çünkü bu durum astım ataklarını tetikleyebilir.
  • Tetikleyicilerden kaçınma: Astım atağını tetikleyen faktörlerin farkında olmak ve bu faktörlerden uzak durarak semptomların azaltılması sağlanmalıdır.
  • Düzenli doktor kontrolü: Astım hastalarının düzenli olarak doktor kontrollerini yaptırmaları tedavi sürecinde önemlidir. Bu sayede ilaçlar ve yaşam tarzı değişiklikleri daha etkin bir şekilde uygulanabilir.
  • Hastalıkla başa çıkma stratejileri: Psikolojik destek almak, stres yönetimi ve gevşeme teknikleri öğrenmek astım belirtileri üzerinde olumlu etkiler sağlayabilir.

 

Sonuç olarak astım tedavisi bireysel ihtiyaçlara göre planlanmalı ve doktor tavsiyelerine uyulmalıdır. Hastaların tedavi sürecine aktif olarak katılmaları ve yaşam tarzı değişikliklerini benimsemeleri astım kontrolünün sağlanmasında büyük rol oynamaktadır. Unutmayın ki her bireyin astım deneyimi farklıdır ve bu nedenle sizin için en uygun yöntemleri doktorunuzla konuşarak belirlemelisiniz. Astımınızın kontrol altında tutulması günlük yaşantınızda daha rahat hareket etmenize ve yaşam kalitenizin artmasına yardımcı olacaktır.

Eğer siz de astım hastasıysanız veya sevdiklerinizden biri bu durumla mücadele ediyorsa doğru bilgiye ulaşarak yaşamınızı kolaylaştırabilirsiniz. Unutmayın ki erken teşhis ve düzenli tedavi ile astım kontrol altına alınabilir bir hastalıktır. Eğer başka sorularınız varsa yorumlarınızı bizimle paylaşabilirsiniz.

Bilgi talep formunu doldurarak astım tedavisi ile ilgili merak ettiklerinizi öğrenebilirsiniz.

Özellikle bahar ve yaz mevsiminde görülen alerjik astım, toplumun yaklaşık %20-25’ini etkiler. Özellikle kadınlarda tedavi edilmeyen alerjik nezle astıma sebebiyet verebilir.

Astım hastalığında genetik faktörler etkilidir.

Astım nedeniyle yaşanan öksürük kuru, balgamsız ve nöbet şeklindedir.

Tedavi edilmeyen astım KOAH'a dönüşebilir.

Kronik bir hastalık olduğundan tamamen tedavi edilemeyen astımda düzenli takip ve yaşam tarzı iyileştirmeleri önemlidir.

İlkbahar ve sonbahar ayları alerjik astım hastalarını bol alerjene maruz bırakarak etkiler. Kış döneminde de hava kirliliği ve enfeksiyonlar sebebiyle astım şikayetleri artabilir.

Web ve Tıbbi Yayın KuruluGüncellenme Tarihi: 29.03.2023 00:00Yayınlanma Tarihi: 29.03.2023 00:00
Yorum Ekle


KATEGORİLER
Bilgi Talep Formu

Bilgi almak için lütfen formu doldurun!