Hayatın ritmini tutturmak kolay olmayabilir. Çalışma hayatı, koşuşturma, stres... Bu tempo içinde kendimiz için en iyisini nasıl yaparız diye düşünürüz. İyi bir yaşam kalitesi için enerjiye ihtiyacımız var. Peki bu enerjiyi nereden alırız? İşte burada karbonhidrat devreye girer! Karbonhidratlar vücudun en önemli enerji kaynaklarından biridir ve sağlıklı bir diyetin ayrılmaz parçasını oluşturur. Neden mi? Çünkü karbonhidratlar vücutta doğrudan enerjiye dönüşen glukoza dönüşür. Bu yazıda karbonhidratların işlevlerine, faydalarına ve onları hangi besinlerden alabileceğimize dair bilgiler paylaşacağız.
“Karbonhidrat nedir?” sorusunu merak edenler için şu şekilde yanıtlayabiliriz: Karbonhidratlar enerji üretiminde ve hücre oluşumunda kilit rol oynayan ana bileşenlerdir. Ayrıca sakarit olarak adlandırılan bu moleküller sindirim sistemi tarafından glukoza çevrilir. Bu dönüştürülen şeker hücreler, dokular ve organlar için enerji sağlar. Ekstra miktarlar karaciğer ve kaslarda depolanır. Karbonhidratlar kimyasal yapısına bağlı olarak basit veya karmaşık şeklinde sınıflandırılır. Basit karbonhidratlar doğada meyve, sebze, süt ve süt ürünlerinde bulunurken işlenmiş yiyeceklerde de eklenirler. Karmaşık karbonhidratlar ise tam tahıllar, nişastalı sebzeler ve baklagiller gibi iyi bir lif kaynağıdır.
Karbonhidratlar sindirim sisteminin düzgün ve etkin çalışmasını destekleyerek insan vücuduna gerekli enerjiyi sağlar. Lif bakımından zengin olduklarından kanın pıhtılaşmasında önem arz eder. Bu organik moleküller ayrıca üreme ve bağışıklık sistemini desteklemekte olup yağ ve protein ile birlikte vücut için gerekli olan üç temel makro besinden biridir. Lif zengini olan sakaritler, kanser ve kan hastalıkları gibi ciddi sağlık sorunlarının önlenmesine yardımcı olur. Unutkanlık gibi rahatsızlıkların ilerlemesini engelleyen bu besin grubu aynı zamanda beyin için tek enerji kaynağıdır. Sindirim problemleri ve diyabet gibi hastalıkları önlemede koruyucu bir rol oynayan karbonhidratlar faydalı bakterilerin oluşumunu da teşvik ederler. Karbonhidratların özellikleri şöyle sıralanabilir:
Karbonhidrat içeren besinler aşağıdaki gibidir:
Beslenme rutinine karbonhidratlı besinler eklemenin yolları ise şöyledir: Tam tahıl gıdaları tercih edin. Gününüze tam tahıl mısır gevreği gibi lifli ve az şekerli bir seçenekle başlayın. Tam buğday, çavdar veya diğer taneli ekmekleri seçin; salatalarınıza kahverengi pirinç veya kinoa eklemeyi düşünün. Meyve suyu yerine bütün meyveyi tercih edin. Bir portakal, bir bardak portakal suyunun iki katı lif ve yarı yarıya daha az şeker sağlar. Elmanızı kabuğuyla yerseniz bir bardak elma suyundan daha fazla lif alabilirsiniz. Daha çok baklagil tüketin. Fasulye ve nohut gibi baklagiller, yavaş sindirilen sağlıklı karbonhidrat ve protein kaynaklarıdır.
Basit karbonhidratlar: Hızlı enerji sağlar fakat bu enerji geçici olur. Hızlı emildikleri için kan şekeri seviyesinde belirgin artışa yol açar.
Kompleks karbonhidratlar: Kompleks karbonhidratlar uzun süreli tokluk hissi verirken aynı zamanda vitamin, mineral ve lif bakımından oldukça zengindir. Meyveler, sebzeler, patates, pirinç, buğday, bakliyat ve kepekli tahıllar kompleks karbonhidratlar bakımından zengindir. Polisakkaritler ise iki ya da daha fazla monosakkaritin birleşmesiyle oluşan zincirlerdir. Nişasta bitkisel kaynaklı polisakkaritlerden biridir; glikojen ise hayvansal kaynaklıdır.
Hiçbir işlem görmeden doğal haliyle tüketilen besinler sağlıklı karbonhidratları oluşturur. Sağlıklı karbonhidratlar listesi aşağıdaki gibidir:
Enerji Verir: Karbonhidratlar vücuda enerji sağlamak amacıyla glukoza dönüştürülür. Daha uzun süreli enerji depolaması için bir miktarı yağa çevrilir. Yüksek lifli nişastalı karbonhidratlar, şekerin kan akışına yavaşça karışmasını sağlayarak dengeli bir enerji kaynağı olur.
Hastalıklardan Koruma Sağlar: Meyveler, sebzeler, bakliyatlar, kepekli nişastalı yiyecekler ve kabuklarıyla tüketilen patatesler iyi birer lif kaynağıdır. Lif açısından zengin beslenme bağırsak sağlığını korur, kabızlık riskini azaltır. Bazı lif türleri kolesterolü düşürerek kardiyovasküler hastalık, tip 2 diyabet ve bağırsak kanseri riskini azaltabilir.
Kalori Dengesini Sağlar: Karbonhidratlar yağlara kıyasla daha düşük kalori içerirler. Karbonhidrat ve proteinin her bir gramı yaklaşık 4 kalori sağlarken, yağın bir gramı yaklaşık 9 kaloridir.
İnsülin direnci: Karbonhidratların şekere dönüştürülmesi sonucunda kan şekerinde büyük bir artış yaşanır ve bu durum pankreasta bulunan beta hücrelerinin insülin salgılamasına neden olur bu da kan şekerinin azalmasını tetikler. Belirli bir seviyenin altına indiğinde alfa hücreleri glukagon salgılar ve bu sayede çok düşük seviyelere inen kan şekeri yükselir. Ancak kan şekeri hızlı bir biçimde yükselecek olursa hücreler insülinden etkilenmez ve zamanla daha fazla insüline ihtiyaç duyarlar. Buna insülin direnci adı verilir. İnsülin direncinin sonuçları metabolik sendrom olarak tanımlanır ve tip 2 diyabetle ilişkilidir. Tip 1 diyabette ise vücut insülin üretmediği için glikozla başa çıkabilmek adına enjeksiyonlar kullanılır. Eğer günde iki defa insülin alıyorsanız her gün aynı saatte benzer miktarlarda karbonhidratlı yiyecekler tüketmek faydalı olabilir.
Karbonhidratlar ve glisemik indeks: Karbonhidratlar kan dolaşımına değişik hızlarda glukoz olarak geçer. Glisemik indeks (GI) ise karbonhidratlar için bir değerlendirme sistemidir. Her yemeğin kanınızdaki glukoz (şeker) seviyelerini ne kadar hızlı etkilediğini gösterir. Yüksek GI'li karbonhidratlar, kan dolaşımına hızlıca girer ve kan şekerini çabucak artırırken düşük GI'li karbonhidratlar daha yavaş girer ve sindirimi uzun sürer. Gıdanın pişirilme şekli ve yanında tükettiğiniz besinler GI değerini etkiler.
KAYNAK:
https://medlineplus.gov/carbohydrates.html
https://tr.wikipedia.org/wiki/Karbonhidrat
https://assets.publishing.service.gov.uk/government/uploads/system/uploads/attachment_data/file/445503/SACN_Carbohydrates_and_Health.pdf
Karbonhidrat diyeti kişinin daha çabuk ve sağlıklı kilo vermesine yardımcı olan bir diyet biçimidir. Bu diyet türünde makarna, ekmek, rafine şeker ve işlenmiş başka gıdaların tüketilmemesi gereklidir.
Bir günde almanız gereken karbonhidrat miktarı yaşınıza, cinsiyetinize, kilonuza, aktivite seviyenize ve metabolizma hızınıza bağlı olarak değişir. Metabolizma hızı 2000 kcal olan bir bireyin alması gereken enerjinin 900-1300 kalorisi karbonhidratlardan sağlanmalıdır.
Diyet yaparken kilo almayı engelleyen karbonhidratlar genellikle kompleks karbonhidratlardır. Bu tür karbonhidratlar arasında tam buğday ekmeği, kahverengi pirinç, yulaf ezmesi, mercimek ve nohut gibi baklagiller bulunur.
Karınca yemişi, kuru fasulye, mısır ekmeği, patates, muz ve kepekli ekmek en yüksek karbonhidrat içeren besinlerdendir.
Diyet yaparken tercih edilebilecek sağlıklı karbonhidrat kaynakları arasında quinoa, tatlı patates, elma, armut, tam tahıl ürünleri ve sebzeler yer alır.
Eğer karbonhidratlar yeterince tüketilmezse, kişide belirli amino asitler, lifler ve B vitaminleri eksik hale gelir. Bu durum sinir sistemi sorunlarına, genel bitkinlik durumuna, unutkanlığa, depresyona ve uzun dönemde kalp ve kanser hastalıklarına sebep olabilir.
Karbonhidratlar insan vücudunun birincil enerji kaynağıdır. Ancak işlenmiş olan karbonhidratlar kötü sonuçlara yol açabilir. Beyaz un, beyaz şeker ve rafine şekerle tatlandırılmış içeceklerin aşırı tüketilmesi sağlık için zararlıdır.
Sağlıklı karbonhidrat kaynakları arasında işlem görmeden kalan tam tahıl ürünleri, yüksek lifli gıdalar, baklagiller, sebzeler ve meyveler yer alır. Bunların içinde en yararlı olacak şekilde tercih edilebilecek olanlar; tam buğday veya çavdar ekmeği, kinoa, kahverengi pirinç, fındık, avokado, yulaf ezmesi, portakal, elma, fasulye ve nohuttur.
Bazı karbonhidrat kaynakları insan sağlığı için zararlıdır. Beyaz ekmek, kızarmış patates, patlamış mısır, bisküvi, tatlılar ve gazlı içecekler gibi besinler sağlıksız bir karbonhidrat içeriğine sahiptir. Bu tür gıdalar aşırı kilo alımına, diyabet ve kalp hastalıklarına sebep olabilir.
Eğer vücudumuzda karbonhidrat eksikliği meydana gelirse, enerji elde etmek için protein ve yağları kullanmaya başlar. Bu durum, enerji düşüklüğü, hızlı yorgunluk ve iyileşme sürecinin uzamasına neden olabilir. Ayrıca, kan glukozu azaldığında vücut enerji sağlamak için depo yağları parçalar. Bu durum, ketonların kan içerisinde birikmesine ve metabolizmayla ilgili bir sorun olan ketoza yol açar. Kısa süreli sonuçları arasında baş ağrısı, halsizlik, mide bulantısı, ishal ve sinirlilik bulunur.
Günlük olarak tüketilmesi gereken karbonhidrat miktarı bireyin yaşına, cinsiyetine, aktivite seviyesine ve genel sağlık durumuna bağlıdır. Ancak genel bir kılavuz olarak uzmanlar yetişkinlerin günlük kalorilerinin %45-65'ini karbonhidratlardan almalarını önermektedir.
Beslenme uzmanları genellikle günlük kalori alımınızın %45-65’ini karbonhidratların oluşturmasını tavsiye ederler. Normalin üzerinde karbonhidrat tüketimi kan basıncı, kan şekeri, trigliserit ve kötü (LDL) kolesterol seviyelerinin artmasına ve ciddi sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına yol açar.
Karbonhidrat tozu genellikle sporcular tarafından kullanılır ve antrenmandan hemen önce veya sonra suyla karıştırılarak içilir. Bu, vücuda hızlı enerji sağlar ve kas yenilenme sürecini destekler.
İşlenmiş gıdalardaki yüksek karbonhidrat oranı tüketildiğinde bazı sağlık sorunlarına neden olabilir. Bunlar arasında obezite, tip 2 diyabet, kalp hastalıkları ve bazı kanser türleri bulunmaktadır. İçeceklerdeki işlenmiş şekerler de aynı etkiye sahip olabilir; bu nedenle bu tür ürünlerin tüketimi sınırlı olmalıdır.