OLIF Ameliyatı Nedir? Hangi Hastalıkların Tedavisinde Kullanılır?

09 / KAS
2023

OLIF ameliyatı daha önce denenen ancak başarısız olan bel cerrahileri sonrası kireçlenme nedeniyle sinir sıkışmasında, hafif ile orta derecede dar kanal hastalıklarında, hafif bel kaymalarında ve yaşlılıkla birlikte gelişen düz bel sendromu ve skolyoz gibi rahatsızlıklarda tercih edilen bir ameliyat tekniğidir. OLIF tekniği hakkında bilinmesi gerekenleri sizler için derledik.

OLIF Ameliyatı Nedir?

Oblik Lumbar Interbody Füzyon veya daha yaygın ismiyle OLIF operasyonu genellikle omurganın kireçlenmesi sonucunda oluşan dar kanal, sinir sıkışmaları ve bel kayması gibi problemler için yetişkin hastalara uygulanan bir cerrahi tekniktir. Bu tür durumlarda genelde füzyon adı verilen bir işlem gerçekleştirilir. Bu işlem sırasında omurlar vidalar ya da implantlar aracılığıyla birbirine bağlanarak sabitlenir. Bu tip operasyonların büyük çoğunluğu hastanın bel bölgesinden yani arka tarafından yapılır. Bu ameliyatlar temel olarak stabilizasyon (posterior stabilizasyon (PLF)) sağlamak için yapılan vidalama ve omurların ön tarafına kafes yerleştirmek (TLIF/PLIF) için yapılan vidalama şeklinde iki ayrı işleme ayrılır. Eğer hasta omurilik basısı problemi yaşıyorsa bazen mikroskop altında basının giderilmesi işlemi de gerçekleştirilebilir. OLIF operasyonu ise sorunlu omurlar arasına küçük kesiklerle büyük kafeslerin yerleştirildiği bir füzyon operasyon tekniğidir. OLIF operasyonunda sorunlu omur bölgesinin ön tarafına hastanın karın boşluğundan yerleştirilen geniş kafesler sayesinde vidalama işlemi yapılır. Bu geniş kafeslerin OLIF operasyonu ile vücudun ön tarafından yerleştirilmesi diğer cerrahi yöntemlere (TLIF/PLIF/PLF) kıyasla belirgin avantajlar sunar. TLIF/PLIF operasyonları sırasında da omurlar arasına kafesler konabilir ancak bu operasyonlar vücudun arka tarafından yapıldığı için bu kafesler OLIF operasyonundaki kadar geniş olamaz.

OLIF Ameliyatı Hangi Hastalıklarda Yapılmaktadır?

OLIF prosedürü çoğunlukla dejeneratif omurga problemlerine karşı kullanılır. Genel olarak omurgada meydana gelen ve kireçlenmeye bağlı olarak ortaya çıkan durumlar için uygulanır:

• Düz bel sendromu adı verilen ve bel çukurluğunu kaybeden hastalar için uygulanabilen tedavilerden biri,
• Hafif derecede bel kayması,
• Omurga kireçlenmesi ve buna bağlı sinir kökü sıkışıklıkları,
• Omurgada hafif-orta dereceli dar kanal,
• Yaşlı yetişkinlerde görülen bel skolyozu,
• Önceden gerçekleştirilmiş ve başarısız olmuş bel ameliyatları sonrasında (revizyon omurga cerrahisi durumlarında) bu tür bir ameliyat yapılabilmektedir.

OLIF Ameliyatı Nasıl Yapılır?

OLIF operasyonu genel anestezi altında ve steril bir ameliyathane ortamında gerçekleştirilir. Hastanın karın ön duvarından sorunlu omurlar tespit edilip işaretlenir. Floroskopi adlı görüntüleme cihazını kullanarak, yaklaşık 5 cm. boyutunda bir kesik atılır ve problemli olan omurlara erişilir. Ancak eğer birden fazla sorunlu omur varsa kesinin uzunluğu artabilir ya da birden fazla kesik atılarak ameliyat tamamlanabilir. OLIF operasyonu vücudun ön kısmından yapılır. Omurgaya ulaşırken bağırsakların ve sinirlerin zarar görmemesini sağlamak için ekartörler konulur. Omurlar arasındaki disk adı verilen yapılar kemikli gövdeler arasında yastık görevi görür. Bu tür ameliyatlarda omurların ön tarafında bulunan diskler boşaltılır yani temizlenir. Diskin temizlenmesi işlemi floroskopi eşliğinde yapılır ve böylece kemik yapı tamamen açığa çıkar. Omurların kemik yüzeyleri ortaya çıktıktan sonra iki omur arasına geniş bir kafes konulur. Genellikle titanyumdan veya polieterteterketon (PEEK kafes) adı verilen dairesel ya da dikdörtgen şeklinde malzemeler kullanılır. İki omur gövdesinin birbirine kaynaması için yerleştirilen bu kafeslere ayrıca kemik materyali eklenir. Bu işlem sonrasında hasta döndürülerek vidalama işlemi gerçekleştirilir. Eğer hastada sinir gevşetme işlemine gerek yoksa, vidalama işlemi kapalı yöntemlerle uygulanabilir.

OLIF Ameliyatının Avantajları Nelerdir?

Kireçlenme, bel kayması, omurga kayması veya dar kanal operasyonlarında geleneksel yöntem genellikle vücudun arkasından yani sırt bölgesinden yapılan vidalama operasyonlarıdır. TLİF/PLIF adlı bu cerrahi işlemlerde omurlar arasına bir kafes konulurken OLIF ameliyatında aynı işlem vücudun ön tarafından yapılır. Minimal invaziv metot kullanılarak yani küçük kesikler oluşturularak gerçekleştirilen OLIF ameliyatı daha büyük boyutlarda kafeslerin omurlar arasına yerleştirilmesini mümkün kılar. Buradaki hedef füzyon yaratmak yani iki omuru birbirine bağlamak ve sabitlemektir. Koyulan geniş kafesler kaynama hızını artırır.

Özellikle ileri yaş grubunda sık rastlanan ve kaynamama durumuna bağlı olarak ortaya çıkan rotura, vida gevşemesi gibi sorunların riski, OLIF operasyonundaki yüksek kaynama oranı sayesinde azalır. Bu durum ayrıca revizyon ameliyatına gitme ihtimalini de düşürür. Kireçlenme, bel veya omurga kayması ya da dar kanal ameliyatlarında TLİF/PLIF yöntemiyle yapılan operasyonlarda omurilikle temas riski daha fazladır. Ancak bu tür komplikasyonlar OLIF ameliyatında daha seyrek görülür. OLIF ameliyatları daha az kanamaya yol açar. Hastaların hastane kalış süreleri kısalmaktadır. Ameliyat sonrası iyileşme süreci daha hızlıdır. Ağrı ve rahatsızlık hissi daha çabuk geçmektedir. Kanal genişletme işlemi gerekmeyen hastalarda, vida yerleştirme işlemi kapalı yöntemlerle yapılabilmektedir.

KAYNAK: https://www.sanoorthopedics.com/oblique-lumbar-interbody-fusion/

SIK SORULAN SORULAR