Misophonia birçok insanın belki de daha önce hiç duymadığı, ancak etkileri oldukça rahatsız edici olan bir hastalıktır. Mizofoni olarak da bilinen bu durum kişinin belirli seslere karşı aşırı hassasiyet göstermesine neden olur. “Mizofoni nedir? Mizofoni neden olur?” gibi soruların yanıtlarını ve daha fazlasını sizin için derledik.
“Misophonia nedir?” sorusu merak edenler için şu şekilde yanıtlanabilir: Misofonya veya seslerden nefret etme hastalığı ilk kez 2001 yılında bilim insanı Jastreboff tarafından tanımlanmıştır. Bu rahatsızlık öksürme, televizyon sesi, horlama, ıslık çalmak, sakız çiğneme, gülme, esneme, yürüme, konuşma, hapşırma, koklama, yemek yeme, nefes alma, tırnak kesme ve diş fırçalama gibi günlük rutin seslere karşı aşırı rahatsızlık hali olarak ifade edilebilir. Rahatsızlık düzeyi o kadar yüksektir ki öfke ve yoğun kaygı durumları yaşanmaktadır. Tam nedeni bilinmese de genellikle nörolojik ve psikolojik bir rahatsızlık olarak kabul edilir. Uzmanlara göre bu hastalığın beyinin frontal lobundaki anormallikler sonucunda ortaya çıktığı düşünülmektedir. Misofonya hastaları çevreden gelen seslere o kadar tepki verirler ki zamanla sosyal hayattan uzaklaşır ve yalnızlığı tercih eder hale gelirler.
Misofonya hastalığı diş fırçalama, yemek yeme, nefes alma veya düdük sesi gibi kışkırtıcı seslere karşı ilk belirtilerini gösterir ve bu durum insanların sosyal yaşamlarında engeller oluşturur. Tetikleyici seslere karşı kontrolünü kaybeden hastaların saldırganlaştığı görülür. Başlıca mizofoni belirtileri aşağıdaki gibidir:
Bu semptomlar bireyden bireye değişiklik gösterebilir ve daha pek çok farklı belirti görülebilir. Genelde misophonia hastalarının çevresel seslere karşı agresif davranabilecekleri unutulmamalıdır.
Peki mizofoni neden olur? Yapılan çalışmalara göre misophonia hastalarının algılama ve işitme yeteneklerinde bozukluk olduğu ileri sürülmüştür. Ancak sonraki araştırmalar bu rahatsızlığın tamamen psikolojik kökenli olduğunu göstermiştir. Beyin taramalarında hasta beyinlerinde anterior insular korteks adlı bölgede anormal aktivite tespit edilmiştir. Hastalar genellikle ses hassasiyetlerini bir hastalık olarak kabul etmez ve tedavi seçeneklerini genellikle araştırmaz. Kendi başlarına seslere karşı hissettikleri öfkeyle baş etmeye çalışır. Bazen kendilerini haklı bulabilir ve şiddetli tepkiler verebilir.
Mizofoni hastalığı teşhisinde doktor kişideki belirtileri gözlemler ve kişiye belirli soruları yönelterek teşhisi sağlar.
Misophonia genellikle stres, endişe ve kompulsif davranış seviyesi yüksek olan kişilerde daha yaygın görülür. Kesin nedeni hala bilinmemekle beraber bazı psikiyatristler, klinik psikologlar ve odyologlar (işitme uzmanları) kişilere çeşitli sesler dinletip bu seslere verdikleri rahatsızlık düzeyini ölçen misophonia hastalığı testi uygular. Bu testler hem uygulama hem de hastalık hakkında çeşitli çoktan seçmeli sorulardan oluşur ve mizofoninin kesin tanısının konulmasına yardımcı olur. Bazı bilim insanları, mizofoninin diğer psikolojik bozukluklardan bağımsız olarak ele alınıp ayrı bir kategoriye yerleştirilmesi gerektiğini savunur ve bu konuda belirli testler ve tanılama kriterleri öneriyorlar. Bu kriterler şunlar:
Mizofoni resmi olarak kabul edilmiş bir hastalık olmasa da yaşattığı sorunlar tedavi edilebilir. Ruh sağlığı terapilerine ek olarak mizofoni tedavisi için tetikleyicileri belirlemek ve bunları en aza indirmenin ve önlemenin yollarını araştırmak ve bu seslere karşı geliştirilen tepkilerden kaçınmak için başa çıkma stratejileri geliştirmek gereklidir. Ayrıca mevcut tetikleyicilere karşı duyarlılığınızı azaltmak da önemlidir.
KAYNAK: https://www.webmd.com/mental-health/what-is-misophonia
Mizofoninin nedeni tam anlamıyla bilinmediği için, tamamen engellemenin bir yöntemi yoktur. Ancak duyguları kontrol altına almak için terapi kullanılabilir.
Mizofoni ömür boyu sürebilecek bir durum olabilir. Ancak bu konuda kesin bir sonuca varabilmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
Her türlü ses mizofoniyi tetikleyebilir. Ancak bazı seslerin tetikleme olasılığı diğerlerinden çok daha yüksektir. Dudak şapırdama, sakız çiğneme, kraker benzeri sesler, geğirme, yüksek sesle yutma, horlama, üfleme, kalem tıklatma, öksürme, boğaz temizleme veya hışırdayan sesler mizofoniyi tetikleyebilen seslere örnek olarak verilebilir.