444 3 703

Kırık Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?

Bilgi Talep Formu

 

Kemik kırıkları vücudun belli bir bölgesinde meydana gelen travma sonucu oluşan ciddi yaralanmalardır. Kırık belirtileri genellikle şiddetli ağrı, şişlik, morarma ve hareket kısıtlılığı şeklinde ortaya çıkar. Ancak bazen kırıkların belirtileri diğer rahatsızlıklarla karışabilir ve tanı koymak zorlaşabilir. Bu nedenle belirtileri doğru şekilde değerlendirmek önemlidir.

Kırık Belirtileri Nelerdir?

Kırığın erken belirtileri arasında ağrı, hareket zorluğu, deformite yani şekil bozukluğu ve şişme bulunur. Ancak bazen kırıklara damar siniri hasarı eşlik edebilir ve bu durumda uzuvlarda solgunluk ve duyu kaybı gibi semptomlar görülebilir. Kırık belirtileri genellikle aşağıdaki gibidir:

  • Ağrının hareketle artması,
  • Şekil bozukluğu,
  • Hareket yeteneğinin azalması,
  • Ödem ve kanama sonucu morarma.

Kırık Neden Olur? Kırık Nasıl Anlaşılır?

Düşme, çarpışma veya trafik kazaları genellikle kırıkların ana nedenleridir. Kemik üzerinde aşırı basınç, kırığa yol açabilir. Kemik, kemik hücreleri ile kalsiyumdan oluşur ve yaşam için hayati bir öneme sahiptir. Kırık kemik tanısının konulması günümüzde oldukça kolaydır. Hasarlı bölgedeki kızarıklık, şişlik ve ağrı en bariz belirti olarak görülür. Bununla birlikte hareket kaybı ve şiddetli ağrı da mevcuttur. İnsan vücudunda çok sayıda kemik bulunur. En sık kırılan kemikler genellikle kol, bacak, parmak, köprücük kemiği, el ve ayak bileği gibi bölgelerde bulunanlardır. Bir bölgede kırık olduğundan şüphelenildiğinde ilk adım ortopedi ve travmatoloji bölümüne başvurmak olmalıdır.

Kırık ve Çatlak Arasındaki Fark Nedir?

Kemik kırığı ve kemik çatlaması genellikle travma sonucu ortaya çıkan iki farklı durumdur. Kemik kırığı kemiğin tamamen veya kısmen kesintiye uğradığı durumu ifade eder tüm kalınlığı boyunca bir ayrım meydana gelir ve genellikle acı verici bir deneyimdir. Öte yandan kemik çatlaması (veya tıbbi terimiyle stres kırığı) kemik yapısında minik bir çatlak anlamına gelir. Özellikle sporcular arasında sıkça görülen sürekli stres ve yüksek ağırlıklara maruz kalma sonucunda oluşur. Çatlaklar genellikle ilk başta belirti göstermez ancak zamanla ağrıya ve hatta tam bir kırığa yol açabilir. Her iki durum da ciddiye alınmalıdır ve uygun tıbbi tedavi gerektirir. Ancak her ikisi de kemikler üzerinde farklı etkilere sahiptir. Kemik kırılması genellikle daha acil müdahale gerektirirken kemik çatlakları genellikle zaman içinde gelişir ve belirtileri daha az belirgindir.

Kırık Nasıl Tedavi Edilir?

Kırık tedavisinde kullanılan yöntemler aşağıdaki gibidir:

  • Alçı ve Atel: Kaymayan ya da ekleme uzanmayan kırıklarda ve yaş ağaç kırıklarında kullanılan bir yöntemdir. Kırığın altındaki ve üzerindeki eklemler sabitlenerek iyileşmesi için uygun ortam hazırlanır. Kırığın belirli aralıklarla kontrol edilerek herhangi bir kayma olup olmadığı izlenmelidir. Sağlıklı bir kişinin ortalama kırık iyileşme süresi 6 hafta, çocuklarda ise 3-4 hafta ve bebeklerde 1-2 haftadır.
  • Eksternal Fiksatör: Parçalı kırıklar ve ciltte şişlik veya yara olan durumlarda kullanılan bir kemik sabitleme yöntemidir. Kırık dışarıdan kalın teller ve kafesler ile sabitlenir. İlk müdahaleden sonra yaranın ve kırığın durumu takip edilir ve gerekirse içeriden bir tespit yöntemi uygulanabilir.
  • Kapalı Cerrahi: Bu cerrahi yöntemde deriye kesik atılmaz. Kırık röntgen cihazı veya skopi kontrolü altında yerine getirilir ve uygun boyuttaki teller ile sabitlenir. Çok parçalı olmayan, stabil kırıklarda tercih edilen bir yöntemdir. Kesik atılmadığı için kırık uçlar gözle görülmeden birleştirilir. Bu nedenle ideal sabitlemeler genellikle bu cerrahi yöntem ile gerçekleştirilir. Çoğunlukla çocuk kırıkları veya parmak kırıklarında kullanılır.
  • Minimal İnvaziv Cerrahi: Bu cerrahi teknik, açık cerrahi tekniği ile benzerdir ancak cilt kesileri ve yumuşak doku hasarı minimuma indirgenmiştir. Kırığın biyolojisi bozulmadan, küçük kesilerden yapılan bir operasyondur. Genellikle hastalarımda tercih ettiğim teknik budur. Bu teknik, biyolojik tespiti de mümkün kılar. Bu nedenle hastaların daha erken harekete geçmeleri ve kırıkların daha hızlı iyileşmelerini sağlamak olasıdır.
  • Açık Cerrahi: Kemiğin kırık bölgesini açarak görsel olarak inceleme yöntemidir. Özellikle büyük kemiklerin ve eklem bölgelerinin içerdiği kırıklarda bu yöntem kullanılır. Açık cerrahi uygulansa bile, biyolojik bir yaklaşımla kırığın onarılması yani minimum doku hasarıyla kırığın düzeltilmesi kırığın iyileşme sürecini hızlandırır.

 

KAYNAK: https://www.medicalnewstoday.com/articles/173312

Bilgi talep formu doldurarak kırık tedavisi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

SIK SORULAN SORULAR

Kırığın hareketi engelleme durumu genellikle kemiğin ne kadar ayrıldığına ve eklem içinde olup olmadığına bağlıdır. Kemiklerimiz, kaslarımız, bağlarımız, tendonlarımız ve sinir dokumuz ile birlikte hareket sistemimizin temel taşıyıcılarıdır. Dolayısıyla, kemiğin bütünlüğünün kaybolması sonucunda hareket kabiliyeti azalabilir. Eklem içerisindeki kırıklar durumunda ise, eklemdeki pürüzler veya kemik parçaları nedeniyle hareket sınırlanabilir.

Ayrılmamış bir kırık genellikle cerrahi olmayan yöntemlerle tedavi edilebilir. Ancak, bu durumun önemsenmemesi ve üzerine basılması veya hareket ettirilmesi durumunda, hastalar bu fırsatı kaybedebilir.

Ağrı, kırığın temel belirtilerinden biri olsa da ağrının varlığı veya yokluğu bir kırığı teşhis etmek için kesin bir ölçüt değildir. Bu durum bireyin ağrı eşiği ile ilişkilidir. Yüksek ağrı eşiği olan kişiler basit kırıklarda ağrıyı görmezden gelebilir. Stres kırığı gibi kronik travma sonucu oluşan yetmezlik kırıklarında da hafif düzeyde ağrı hissedilebilir.

Kemiğin boyutu ve ağrı arasında doğrudan bir bağlantı bulunmamaktadır. Ancak, kemiği kıran enerji ne kadar büyükse, kemikte ve yumuşak dokuda o kadar fazla hasar oluşacaktır. Travmanın hissiyatını belirleyen faktörlerden biri de ağrı olduğu için, bu soruya dolaylı bir şekilde evet yanıtı verilebilir. Ağrının algılanışının bireyden bireye değişebileceği ve ağrıya dayanma kapasitesinin farklılık gösterebileceği akılda tutulmalıdır.

Bazı durumlarda, ağrının hafif olduğu düşünülerek harekete devam edilir ve bu, kırıkta daha büyük bir ayrılma oluşmasına yol açabilir. Bu da normalde basit bir tedavi ile iyileştirilebilecek hastalar için karmaşık tedavi yöntemlerinin gerekliliğini doğurabilir. Kırığı iyileştirmek için hareketin sınırlandırılması gerektiğinden, harekete devam etmek iyileşme sürecini uzatabilir.

Kırık, travmanın kemik dokusunda yarattığı bütünlük kaybını ifade eder. Ancak, kırığı oluşturan enerji yumuşak dokuda da zarara neden olabilir. Bu yüzden ağrı sadece kırık olan bölgede değil, daha geniş bir alanda da hissedilebilir.

Hastaların bir kısmı özellikle soğuk hava koşullarında, kırığın iyileştikten sonra bile hafif bir ağrı hisseder.

Parmak kırıkları genellikle bir parmağa sert bir cismin çarpması sonucu oluşur. Başka bir yaygın sebep ise, parmağın araba kapısı gibi iki yüzey arasında sıkıştırılmasıdır.

Kırığın tedavisi, kırığın ne kadar ayrıldığı, hastanın yaşına, beklentilerine ve mesleğine bağlı olarak değişebilir. Basit parmak kırıkları genellikle alçı yerine küçük ateller ile tedavi edilirken, ciddi yaralanmalarda cerrahi müdahale gerekebilir.

Kırığın iyileşme süresi yaş grubuna göre değişmektedir. Yetişkinlerde ortalama kırık iyileşme süresi yaklaşık 6 haftadır. Çocuklarda bu süre daha kısadır.

Eğer uygun şekilde tedavi edilmezse, hastaların parmaklarında şekil bozukluğu, hareket kısıtlılığı ve tutma yeteneğinde azalma meydana gelebilir.

Web ve Tıbbi Yayın KuruluGüncellenme Tarihi: 29.02.2024 12:18Yayınlanma Tarihi: 28.02.2024 19:08
Yorum Ekle


KATEGORİLER
Bilgi Talep Formu

Bilgi almak için lütfen formu doldurun!