Pelvik organ sarkması sadece kadınları etkileyen bir durumdur ve rahim, mesane ve rektum gibi kasık bölgesindeki organların destekleyici yapısının zayıflaması sonucu ortaya çıkar. Bu dokuların gevşemesiyle söz konusu organlar vajina içerisinde belirgin bir şişlik oluşturarak aşağıya doğru kayabilir. Pelvik organ prolapsusu (POP) olarak da bilinen bu durum rahim, idrar torbası veya kalın barsak gibi organların vajinadan dışarı çıkmasıyla karakterizedir (herniasyon ya da fıtıklaşma). Özellikle birden fazla normal doğum yapmış kadınlar arasında yaygındır. Hastalar genellikle bunu alt kısımdan hissedilen bir büyüme olarak tanımlar. Bu durum hastanın günlük yaşamını, beden algısını ve cinsel yaşamını olumsuz yönde etkiler. Toplumda sıklıkla görülmesine rağmen hastalar genellikle durumu çok ileri aşamalara gelmeden dile getirmez. Erken evrelerde tedavi daha kolaydır. Sarkma ilerledikçe rahim, idrar kesesi ve hatta kalın barsak dışarı çıkabilir.
Pelvik organ sarkması nedir? Bir veya daha fazla pelvik organın vajinadan dışarı sarkması durumuna pelvik organ sarkması denir. Bu, pelvik organları yerinde tutan kas, ligaman (bağ) ve fasya (destekleyici bağ dokusu kompleksi) zayıfladığında meydana gelir. Belirtiler aşağıdaki gibidir:
Pelvik organ sarkması belirtileri genellikle yerçekiminin sarkmayı daha da arttırabileceği durumlarda (örneğin, uzun süre ayakta kalma veya egzersiz sonrası) şiddetlenir ve yerçekiminin etkisiz olduğu zamanlarda (örneğin yatarken) hafifler. Dışkılama esnasındaki ıkınmalar sarkmayı daha da belirgin kılar. Hafif pelvik organ sarkması çoğunlukla belirti veya işaret göstermez. Orta ve ağır derecede pelvik organ sarkması olanların semptomları ise aşağıdaki gibidir:
Pelvik organları destekleyen pelvik sinir bağ ve kasların zarar görmesi aşağıdaki nedenlere bağlı olabilir:
Sarkma vajinanın ön duvarında (ön bölüm), arka duvarında (arka bölüm) veya kubbesinde (apikal bölüm) meydana gelebilir. Birçok kadında birden fazla bölgede aynı anda sarkma yaşanabilir.
Pelvik organ sarkması vajinanın ön yüzünden, arka yüzünden veya üst kısmından, hatta makattan bile gerçekleşebilir.
Pelvik organ sarkması tedavisi pelvik organ sarkması ameliyatı ve cerrahi olmayan yöntemler olmak üzere iki ana başlıkta incelenir.
1- Cerrahi olmayan tedavi seçenekleri
Pelvik organ sarkması nadiren hayati tehlike oluşturan bir durumdur ve çoğu kadın rahatsızlık hissetmediği sürece tedavi arayışına girmez. Ancak eğer bu tür bir teşhis konmuşsa, durumu daha da kötüleştirebilecek olan ağır yük kaldırma, kabızlık nedeniyle fazla ıkınma ve aşırı kilo alma gibi durumlardan kaçınılmalıdır.
Pelvik tabanı güçlendirme egzersizleri (Kegel): pelvik taban kaslarını kuvvetlendirebilir ve hafif durumlarda iyileşmeye yardımcı olabilir veya kötüleşmesini önleyebilir. Herhangi bir fitness programında olduğu gibi, bu egzersizler de zaman, motivasyon ve doğru teknik gerektirir.
Pesser: Bu cihazlar vajinaya yerleştirilir ve sarkmış organlara mekanik destek sağlar, böylece rahatsızlıkları giderir. Ameliyatın mümkün olmadığı veya ertelenmesi gereken durumlarda pesser uygun bir alternatif olabilir. Doğru pesser tipini bir sağlık profesyoneli belirler ve seçim sürecinde bazı deneme yanılmalara izin verilir. Bazı pesser tipleri ile cinsel aktivite mümkündür.
2- Cerrahi tedavi seçenekleri
Pelvik organ prolapsü olan hastalar için kalıcı çözüm genellikle ameliyattır. Ancak her hasta için uygulanabilecek tek tip bir operasyon yoktur. Hangi cerrahi yöntemin kullanılacağı, hastanın geçmişi, cerrahın eğitimi ve deneyimi gibi faktörler dikkate alınarak belirlenir. Doktor, farklı seçenekleri hastayla tartışacak ve yaşa, önceki ameliyatların durumuna ve genel sağlık durumuna göre en uygun seçeneği önerecektir. İki benzer durumdaki kadında bile tedavi stratejisi farklı olabileceğinden, tedavinin kişiye özel olarak belirlenmesi gerekecektir. Ana cerrahi seçenekler düzeltme ameliyatları veya vajinanın kapatılmasıdır.
Düzeltme operasyonları ile pelvik organlar doğru yerlerine konumlandırılırken, cinsel işlev de korunur. Bu tür bir cerrahi için vajinal, laparoskopik (karından küçük deliklerle), robot destekli veya açık yöntemler kullanılabilir. Hızlı iyileşme ve daha etkili sonuçlar için genellikle laparoskopik, robot destekli ve vajinal cerrahi tercih edilir.
Kolpoklezis (Vajinanın kapatılması): Cinsel yaşamı aktif olmayan veya sağlık durumu düzeltici cerrahiyi mümkün kılmayan hastalar için, tedavi olarak vajir.
Kolpoklezis (Vajina Kapatma): Bu işlem, genellikle cinsel ilişki yaşamayan veya genel sağlık durumları iyileştirici cerrahiye izin vermiyecek olan hastalar için tedavi olarak önerilir. İşlem esnasında vajina duvarı dikişler yardımıyla kapatılır ve bu organın sarkmasının önüne geçilir. Ameliyatın süresinin kısa olması ve hızlı bir iyileşme süreci sunması bu yöntemin en büyük faydaları arasındadır. Başarı oranı genellikle %90-95'tir.
KAYNAK: https://www.nhs.uk/conditions/pelvic-organ-prolapse/
Tüm tamir işlemlerinde mesh'in kullanılması şart değildir. Meshler genellikle başarısızlık riski yüksek tekrarlayan durumlarda tercih edilir. Meshler emilebilir veya biyolojik (hayvan doku) olabilir ve zamanla eriyip kaybolabilir, ya da emilmeyen sentetik materyalden yapılmış olup ömür boyu vücutta kalabilir. Meshin artılarını ve eksilerini doktorunuzla tartışabilirsiniz.
Yaklaşık olarak, vajinal cerrahi uygulanan hastaların %70-75'i ve karından cerrahi uygulananların %90-95'inde uzun süreli iyileşme sağlanır. Hastalığın tekrarlaması genellikle kabızlık veya zayıf bağ dokusu gibi altta yatan nedenlerin devam etmesinden kaynaklanır.
Genelde prolaps cerrahisinin çocuk sayısı tamamlanana kadar ertelenmesi tavsiye edilir. Bu süreçte pelvik taban egzersizi veya vajinal pezzer gibi koruyucu yaklaşımlar kullanılabilir.
Pelvik organ prolapsusunun toplumda ne kadar yaygın olduğu kesin olarak bilinmemektedir. Yaklaşık her dört kadından birinde, belirgin belirti göstermeyen hafif derecede sarkma meydana gelir. Menopozun ardından veya rahim alınma operasyonu sonrası, pelvik organ prolapsusunun görülme oranının yaklaşık %30-40 olduğu rapor edilmiştir. Ayrıca, hayatları boyunca her dokuz kadından birinin (%11) sarkma nedeniyle cerrahi müdahale geçirdiği ifade edilmektedir.