Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Uz. Dr. Dilek Kasım Yücel, ciddi anlamda maddi yüke sebep olan migrenin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu söyledi.
Tüm dünyada en sık karşılaşılan bir sağlık sorunu olan migren, şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma gibi belirtilere sebep yaratan bir hastalıktır.
Günlük hayatın aksamasına yaşam kalitesini düşürerek adeta kabusa döndüren, ciddi anlamda maddi yüke sebep olan migren kadınlarda erkeklerden daha sık görülmektedir.
Migren tedavisinde hastaya ağrı kesici vermektense hastanın baş ağrısını engelleyici bir tedavi yöntemi uygulanması gere migren oluşumunu engelleriz diyen Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Uz. Dr. Dilek Kasım Yücel, migren tanı ve tedavisi hakkında önemli bilgiler verdi:"
MİGREN NEDİR NASIL OLUŞUR?
Migren, Akut dönemlerde hastanın işgücü kaybına yol açan bir baş ağrısıdır. Günlük hayatımızda çok sık karşılaştığımız hastalarımız bize poliklinikte en çok bu yakınmayla gelen bir sağlık problemidir. Aslında migren tarihsel çağdan yaygın bir rahatsızlıktır. Önce migren baş ağrısı teşhisini koymak gerekiyor. Bütün baş ağrıları migren değildir. Boyundan, sırttan kaynaklı baş ağrıları olabilir. Küme baş ağrısı dediğimiz migrenin daha şiddetli formu olarak nitelendirebileceğimiz baş ağrıları olabilir. Önce baş ağrısı tedavisi tanısını koyup ona göre tedavi edilmesi gerekmektedir.
MİGRENE SEBEP OLAN NEDENLER
Genellikle yoğun çalışan insanlarda günlük hayatımıza iş stresi fazla olduğu için daha çok migren baş ağrısı görülür. Polikliniğe baş ağrısı şikayeti ile gelen hastalarda öncelikle biz baş ağrılarının sebeplerini ortaya koymaya çalışıyoruz. Bu kansızlık olabilir, vitamin eksikliği olabilir, tiroid ile bozukluk baş ağrısına yol açıyor olabilir. En kötü ihtimallerle beyindeki tümör, yer kaplayıcı lezyon bunlar baş ağrısının diğer sebeplerindendir. Biz bunları ortaya koyabilmek için öncelikle hastaya nörolojik muayenesini yaparız. Şikayetlerini dinleriz. Daha sonra önce tanı yapabilmek için hastanın gerekirse beyin görüntüleme, gerekirse kan tahlil tetkiklerini isteriz. Sonucuna göre hastanın tedavi planlarını düzenleriz.
TİROİD MİGRENİ TETİKLİYOR
Karadeniz bölgesinde genellikle tiroid hastaları çoktur. Mutlaka hastanın tiroid fonksiyonlarına mutlaka bakarız. Bu hastanın baş ağrılarını şiddetle ve sıklıkla arttırır. Muayeneye gelen hastaların çoğu bu tetkik ve değerlendirmeler yapıldıktan sonra migren veya gerilim tipi baş ağrısı tanısı alır. Sıkıntı stres, yorgunluk, uykusuzluk şikayetleri arttırır. Biz hastaya genelde migren teşhisini koyarken muayene başlamadan, tetkiklerini görmeden şikayetini anlatırken tanısını koyarız. Yaptığımız tetkik ve incelemeler baş ağrısı diğer nedenlerini dışlamak içindir. Hastalar bize genelde şu şikayetle gelir;
‘Ne der hasta ışıklı sesli ortamda çok başım ağrıyor. Yemek yemeye geciktirdiğimde baş ağrısında bir artmalar oluyor der.’ Bunlar bize migrenin karakteristik özelliklerini gösterir. Migren daha çok bayanlarda görülür. Adet dönemine yakın sıklıkla baş ağrısında artış olabilir.
HER HASTAYA AYRI KRİTER
İki tane yöntem vardır. Atak tedavisi ve önleyici tedavi. Önleyici tedaviye tıbbi olarak biz profilaktik tedavi diyoruz. Hastalar bize atak döneminde gelir. Ama hastayı sorguladığımızda geçmiş dönemlerde hastanın hemen hemen her gün sızlayıcı bir baş ağrısı olduğunu görürüz. Bu hastayı rahatsız ettiği zaman doktora başvurur. Biz hastaya ilaç başlama kriterlerini şöyle belirleriz. Hastanın eğer bir hafta içerisinde ağrı kesici ihtiyacı beş ve altıdan yüksek ise ya da işini gücünü yapmasını engelleyecek baş ağrısı ayda sekiz on günden fazla ise hastaya migren profilaksisi dediğimiz tedaviye başlamak gerekir. Profilaksi tedavisi dediğimiz migren baş ağrısında hastaya ağrı kesici vermekten ziyade hastanın baş ağrısını engelleyecek tedaviler vermeye çalışmaktır.
MİGRENİ TEDAVİ EDEN AJANLAR
Profilaksi için kullandığımız birinci kuşak ajanlar betabilakör dediğimiz ajanlardır. Bunlar daha çok kalp hastalarında ve el titremelerinde kullanılabilir. Hastalarımıza ilaç yazdığımız zaman hocam bu tansiyon ilacı değil mi?, sinir ilacı değil mi? diye sorduklarında biz hastalara migren tedavisinde kullandığımızı anlatırız. Hastayı kontrole çağırıp bakarız. Eğer bu tedaviden fayda görmediyse epilepsi tedavisinde kullanılan antipleptik dediğimiz ilaçlar kullanmaya geçeriz. Bunlar da migreni tedavi eden ajanlardır. Ama bunun dışında hastanın ilaçlar versek bile akut atakları olacaktır. Yani bunlar şiddetli baş ağrısı, bulantı kusmanın eşlik etmesi veya ağrı kesiciye etki etmeyen ataklar olacaktır. O zamanda biz hastaya ağrı kesici ilaçlar atak döneminde veririz.
ATAK DÖNEMLERİNDE İLAÇ ALIMI
Atak dönemindeki ilaçları çok almaması gerekir. Dayanamayacak hale geldiğinde ilaç almasını öneririz. Ağrı kesiciyi verdiğimiz zaman genellikle basit ağrı kesici dediğimiz nansiteroitanfitrematuvar ağrı kesicilerdir. Bu tedaviden fayda görmez ise tiriptan dediğimiz bir gruba geçeriz. Tiriptan dediğimiz grupta şiddetli baş ağrısında verdiğimiz ilaçlardır. Buna rağmen baş ağrısında hasta rahatlamayabilir. Kronik ağrıları devam edebilir.
Ağrı devam ettiğinde diğer yöntem olan ilaçla tedavi olamayan yöntem olabilir. Bunlardan bir çok yöntem vardır. Bunlardan başlıca uyguladığımız Nöralterapi dediğimiz yöntemdir. Bu yöntemde normalde baş ağrısına yol açan sinir beynimiz yüzeysel kafatası derisinden kaynaklı nervusokbitalismayor dediğimiz bir sinirimiz var. O siniri anestezik ajanlarla bloke ederiz. Bu blokasyon bazen hastayı bir ay bazen de altı ay baş ağrısızlık sağlayabilir. Buda kullandığımız diğer yöntemdir.
MİGRENDE OZON TEDAVİSİ
Bunun dışında yine baş ağrısına sebep olabileceği boyun rahatsızlıkları olabilir. Bunun için servikal sinirlerin dermatomal alanlarına uyacak şekilde nöralterapi dediğimiz serumfizyolojik enjeksiyonu yapabiliyoruz. Bunu kullandığımız ilaçlar kortizon gibi bir ilaçlar değil, tamamen vücudun kendi iyileşme sistemini aktif hale getiren ilaçlardır.
bunun dışında yine hasta bunların dışında tedavi görmez ise hastalara ozon tedavisi kullanılabilir. Ozonu vücuda verdiğimiz aman biz bunu kan yolu ile de verebiliyoruz. Lokal dediğimiz kulak yolu ile verebiliyoruz. Rektal yolla verebiliyoruz. Ozon tedavisi vücudun kendi kendine tedavi etmesine fayda ediyor ve baş ağrısını azaltıyor’ diyerek sözlerine son verdi.