Anevrizma oluÅŸumunun en büyük nedeni ateroskleroz olarak adlandırılan bir damar sertliÄŸidir ancak doÄŸuÅŸtan da görülebilir. Bunun yanında obezite, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve sigara kullanımı da riski arttırır. Beyin ve kalpte görüldüÄŸü durumlarda tehlikelidir ve vücudun herhangi bir bölgesindeki damarda da meydana gelebilir. Ancak en sık kalpten çıkarak tüm vücudu besleyen ana damarda oluÅŸabilir.
Konu hakkında “Anevrizma nedir?” gibi merak edilen soruların yanıtlarını ve bilinmesi gerekenleri sizler için derledik.
Anevrizma, kan damarlarının duvarlarında oluÅŸan zayıflama sonucunda geniÅŸlemesidir. Damar duvarı zayıflamış, incelmiÅŸ ve aynı zamanda yırtılma riski mevcut olan anevrizma, vücudun herhangi bir bölgesinde meydana gelebilir ancak en sık kalpten çıkan ve tüm vücudu besleyen ana damarda oluÅŸur.
BaloncuÄŸun geliÅŸimine neden olabilecek birçok faktör olabilir. Bunlar aÅŸağıdaki gibidir:
Anevrizmalar geliÅŸme ÅŸekline ve geliÅŸtiÄŸi bölgeye göre sınıflandırılır. Bu sınıflandırma doÄŸrultusunda da tedavi yöntemi belirlenir. Belirli anevrizma çeÅŸitleri aÅŸağıdaki gibidir:
Beyin anevrizması: Beyin damarlarının zayıflaması ya da hasara uÄŸraması ile oluÅŸan baloncuklar beyin anevrizması olarak adlandırılır. Damarlar dayanıksız olduÄŸundan yırtılma ihtimali yüksektir. Bu nedenle beyin kanamalarına yol açma ihtimali yüksek olan en tehlikeli türdür. Beyin anevrizmasında baloncuk bazı durumlarda küçüktür ve herhangi bir belirti göstermez. Bunu yanında doÄŸum sırasında yaÅŸanabilecek hasarların yarattığı travmalar ve çeÅŸitli hastalıklar nedeniyle geliÅŸebilir.
Aort anevrizması: Vücudun ana damarlarını etkileyen bir anevrizma türüdür. Abdominal aort anevrizması ve torasik aort anevrizma olmak üzere ikiye ayrılır. KiÅŸinin göÄŸüs, karın ve bacak bölgelerinde görülür ve en büyük nedenlerinden biri de damar sertliÄŸidir. Bu anevrizma baÅŸlangıçta herhangi bir belirti yaratmaz ve bu nedenle de erken evrede saptanabilen bir anevrizma deÄŸildir. Ancak ilerleyen zamanla birlikte boyutu artan anevrizma çevre organlara baskı uygular ve kiÅŸide birtakım ÅŸikâyetler yaÅŸanmasına neden olur. Bu ÅŸikâyetler de bacak aÄŸrısı, sırt aÄŸrısı ve hazımsızlık gibi sindirim sistemi sorunlarıdır. Bunun yanında aortun anevrizması göÄŸüs bölgesinde meydana gelmiÅŸse göÄŸüs aÄŸrısı, nefes darlığı, ses kısıklığı, öksürük ve yutma zorlukları gibi belirtiler de yaratır.
Psödoanevrizma: Yalancı anevrizma olarak da adlandırılır. Damar duvarında ÅŸiÅŸme görülmemesine raÄŸmen yırtılmaya neden olabilir. Görülme nedenleri arasında travma, çeÅŸitli enfeksiyonlar ve stent bulunur.
Hastalığa neden olabilecek risk faktörleri aÅŸağıdaki gibidir:
Belirtiler baloncuÄŸun türüne göre farklılık gösterir. Anevrizmanın yırtıldığı durumlarda iç kanama ve daha ileri derecede yaÅŸanması durumunda da ölüm yaÅŸanabilir. Ayrıca kiÅŸide mide bulantısı, kusma, ÅŸok, düÅŸük tansiyon ve baÅŸ dönmesi görülebilir. Bu tür durumlar acil müdahaleyi gerekli kılar. Bu nedenle risk grubunda olan kiÅŸilerin rutin saÄŸlık taraması yaptırması son derece önemlidir. Beyinde görülen anevrizmalar da iki ÅŸekilde belirti gösterir. Ä°lk belirti, kitlenin etkisi ile beyin dokusunda bulunan herhangi bir bölgeyi sıkıştırması ile ortaya çıkar. Bu durumda da sıkıştırılan bölge fonksiyonunu tam olarak yerine getiremez ve belirli aksaklıklar görülür. Büyük boyutta olan ve yırtılma göstermemiÅŸ anevrizmalar sinirler baÅŸta olmak üzere beyin dokusuna baskı yaparak bazı belirtiler yaratır. Beyinde anevrizma belirtileri aÅŸağıdaki gibidir:
BüyümüÅŸ ve patlamış anevrizmaların yarattığı belirtiler ise ÅŸöyledir:
Hastalığın tanı yöntemleri aÅŸağıdaki gibidir:
Yırtılma ile kanamaya neden olan anevrizmalarda etkin tedavi yöntemleri kullanılır. Anevrizma tedavisi için kullanılan cerrahi yöntemler aÅŸağıdaki gibidir:
Endovasküler Yöntem
Endovasküler yöntem, kasık bölgesinden anevrizmanın yaÅŸandığı damara ulaÅŸmayı içeren bir yöntemdir. Bu yöntemde hastanın vücuduna herhangi bir kesi atılmaz. Yöntem, hastanın kasıklarından damar sertliÄŸinin gözlemlendiÄŸi damara kateter yerleÅŸtirilmesini içerir. YerleÅŸtirilen bu kateter ile damara platin teller yerleÅŸtirmek de mümkündür. Bu teller damar içinde pıhtı oluÅŸturma iÅŸlevini üstlenir ve baloncuklar içine kan akışının olmasına engel olur. Bu tellerin ana damara ulaÅŸmasını önlemek için de bölgeye stent takılabilir. Bu stentlere endovasküler stent denir. Stentler, dayanıklı kumaÅŸların dokunarak metal tellerle güçlendirilip tüp haline getirilmesidir. Bu stentler, hastanın ÅŸiÅŸmiÅŸ damarına yerleÅŸtirilir. Böylelikle kan artık bu tüpün içinden geçer ve ÅŸiÅŸme göstermiÅŸ olan bölüm devre dışı kalır. GöÄŸüs içi ve karın atardamarında 5 cm ve üzerinde balonlaÅŸma tespit edilen hastalar bu yöntemden faydalanabilir. Genellikle 1-2 saat süren kapalı cerrahi iÅŸlem, açık cerrahi iÅŸleme göre daha az aÄŸrılı geçer. Tedavisi bu yöntemle gerçekleÅŸtirilen hastalar, birkaç gün içinde iyileÅŸme gösterir.
Açık Cerrahi Operasyon
Cerrahi klipleme olarak da adlandırılan bu yöntem genel anestezi altında uygulanır. Bu yöntemin amacı, anevrizmanın görüldüÄŸü bölgeyi kapatmaktır. Operasyon genellikle 2 ile 6 saat arasında ya da daha fazla sürebilir. Hasta iÅŸlemden sonra 10 gün içinde iyileÅŸebilir.
Nöromonitörizasyon
Nöromonitörizasyon sistemi genellikle omurilik, sinir ve beyin cerrahisi bölümlerindeki operasyonlar, genel cerrahi bölümünün bazı ameliyatları ve kulak burun boÄŸaz hastalıkları için kullanılır.
Beyin anevrizması doğru teşhis, uygun takip ve tedavi edilmediği durumlarda ciddi tıbbi sonuçlar doğurabilir. Ancak günümüzde ilerleyen teknoloji sayesinde endovasküler cerrahi yöntem ile başarı oranı yüksektir. Beyin anevrizması teşhisi almış hastanın bu durumu ihmal etmemesi son derece önemlidir. Hasta tedavi sürecinin planı için Beyin Cerrahi Uzmanı veya Girişimsel Nöroradyologa başvurmalıdır. Tedavi süresince de kan basıncında ani değişimler yaratabilecek ağır egzersizlerden kaçınmalı ve ağır kaldırmamalıdır. Hastada yüksek tansiyon varsa hastanın kan basıncı anti-hipertansif ilaçlarla kontrol altına alınmalıdır. Kabızlık yaşayan hastaların da bu durumu gideren önlemler alması gerekir. Ayrıca hasta bu dönemde ağrı kesici ilaçları yalnızca doktor önerisiyle kullanmalıdır. Buna ek olarak hastanın tedavi öncesinde ve tedavi boyunca sigara ve alkol kullanmaması da önemlidir.
Göğüs içi atardamarı ve karında balonlaşma görülen ve bu balonlaşmanın büyüklüğü 5 cm üzerinden olan kişiler, endovasküler stent ile tedavi olabilir. Karın bölgesinde atım hissi, karın ağrısı ve sırt ağrısı şikâyeti olan hastaların da anevrizma açısından incelenmesi ve gerekli tanı metotları ile teşhisinin konması gerekir. Bu risk faktörlerine sahip olan ve 65 yaş üzerinden olan erkek hastaların da zaman kaybetmeden anevrizma kontrolü sağlanmalıdır. Aort damarı genişlemesi gibi doğumsal faktörler ve diğer nedenlerle yaşanan durum için en standart tedavi yöntemi de ameliyatla tedavidir. Bu tedavi şeklinde hastanın hastanede bir süre yatması gerekebilir.