AFT, her insanın hayatının bir döneminde yaşadığı problemlerden biridir. Genelde ağızdaki AFT şeklinde görülen bu problem, küçük ve ağrı veren açık yaralardır. Ağız yarası olarak da adlandırılan bu durum; ağızda çeşitli bölgelerde bir ya da birden fazla sayıda ortaya çıkabilir. Hormonal değişiklikler nedeniyle kadınlarda daha sık rastlanan bu durum genel olarak 10 gün içinde kendiliğinden geçer. Peki, yemek yemeyi ve hatta konuşmayı sınırlandıran bu durumun etkilerini azaltmak için neler yapılabilir?
“AFT nedir?” sorusu merak edenler için şu şekilde yanıtlanabilir:
Aftöz ülser olarak da tanımlanan ağız AFT; ağız dışında yanakların iç kısmında, damakta, dilde ve diş etinde de görülen oral ülserlerdir. Bulaşıcı olmayan bu yaraların kenarları kırmızı ya da sarı renkte olur. Ortasında ise beyaz küçük lezyonlar bulunur. Nedeni tam olarak bilinmeyen bu ağız yaraları stres, gıdalara karşı hassasiyet, ağız hijyenine önem vermeme, ağız içini ısırma, vitamin eksikliği ve hormonal değişimler nedeniyle yaşanabilir. Genellikle 5-10 gün içerisinde kendi kendine geçen bu durum yemek yemeye, içmeye, konuşmaya ve hatta yutmaya engel olabilir. AFT; boyutuna ve iyileşme süresine göre sınıflandırılır.
“Ağızda AFT neden olur nasıl geçer?” sorusu da merak edilenler arasında.
Dildeki AFT, boğazdaki, damaktaki ve diğer bölgelerdeki yara yaygın olarak görülen bir problemdir. Genç kızlarda ve kadınlarda yaygındır. Bu yaraların ilk görülmesi yaşı ise 20’li yaşlardır. Ancak yaşın ilerlemesi ile AFT oluşma riski azalır. Bu durumun kesin bilinen bir nedeni yoktur ancak birçok faktör durumu tetikleyebilir. İşte bu faktörler:
AFT ilk olarak küçük bir kabarcık olarak belirti gösterir. Bu kabarcığın kenarları kırmızıdır. Bu durumdan etkilenen alan ise maksimum 0,5 cm genişliğindedir. Ağız içi AFT yemek yerken, sıvı tüketirken ve konuşurken hassasiyet yaratır. Boğazda AFT görülmesi durumunda da yutkunma sorunu yaşanır.
“AFT nasıl geçer?” sorusu merak edenler için şu şekilde yanıtlanabilir:
Bulaşıcı olmayan ve genellikle kendi kendine geçen AFT’de iyileşme tamamen boyutuna bağlıdır. Küçük yaralar 1-2 hafta içinde geçer ve iz kalmaz. Ancak büyük yaraların iyileşmesi biraz daha uzun sürer ve bu yaralar iz bırakabilir. Bu yaraların tedavisinde genel olarak analjezik ve antimikrobik içeren spreyler ya da ağız gargaraları reçete edilir. Kişinin tedavi süresince acılı, bol baharatlı, tuz yemeklerden, turunçgiller, asitli içeceklerden ve alkolden uzak durması önemlidir. Yine bu süreçte ağız içi hijyenine önem verilmelidir. Peki “AFT Yarasına ne iyi gelir?” Genel olarak 7 ile 10 gün içinde geçen bu durumdan kurtulmak adına aşağıdaki yöntemler uygulanabilir:
Ağız yarası olarak da adlandırılan bu durum genel olarak zararsızdır ancak şiddetli ağrıya neden olabilir. Boğaz AFT durumunda da yutkunma güçlüğü yaşanabilir. Bu yaraların temelinde vitamin ve mineral eksikliği, ülseratif kolit, Behçet hastalığı nedeniyle damar iltihabı, üveit, bağışıklık sisteminin zayıflaması, Reiter hastalığı ve Crohn hastalığı gibi durumlar yatabilir.
Bulaşıcı değildir.
Ağız hijyenine önem verilmemesi ve boğazı tahriş eden yiyeceklerle içeceklerin tüketilmesi bu durumun yaşanmasında etkilidir.
BU süre AFT yarasının oluştuğu bölge ve yaranın boyutu ile yakından ilgilidir. Ancak iyileşme süresi genel olarak 7 ile 10 gündür.
“AFT nasıl geçer evde neler yapılabilir?” sorusunun yanıtı da aşağıdaki gibidir:
“Ağzımdaki AFT geçmiyor?” diyorsanız ve iyileşme 3 haftadan uzun sürüyorsa mutlaka bir doktora görünmelisiniz. Ağız ülseri alınan önlemlere rağmen 10 gün içinde geçmiyorsa ve şiddetleniyorsa yaşamı olumsuz yönde etkileyebilir. Bu yaralara acil tıbbi yardım gerektiren aşağıdaki belirtiler de eşlik edebilir:
Bu yaranın tanısında klinik bulgular yeterli olur. Ancak kişide sık tekrarlayan ve şiddetlenen AFT durumunda çeşitli tanı testlerine başvurulur. Tam kan sayımı (hemogram) testi bu tanıda oldukça önemlidir. Bu test ile demir, folat ve B12 vitamini eksikliği durumlarına bağlı olarak görülen AFT öyküsü net bir şekilde tanımlanır.