Haşimato tiroid bezi ile ilgili bir otoimmün hastalıktır. Yani vücut bağışıklık sistemi yanlışlıkla kendi dokularını hedef alarak tiroid bezini hasara uğratır. Bu durum da tiroid hormon üretiminde azalmaya veya artışa neden olabilir. Endokrinolojik hastalıklar arasında oldukça sık rastlanan bu durum özellikle kadınlar için büyük bir risk taşır. Eğer siz de yorgunluk, kilo alma, depresyon gibi şikayetler varsa, bu durumları bir türlü atlatamıyorsanız haşimatonun belirtileri ile karşı karşıya olabilirsiniz. Peki hangi belirtiler haşimatonun habercisi olabilir? İşte tüm detaylarıyla haşimato hakkında merak edilenler:
“Haşimato nedir?” sorusu merak edenler için şu şekilde yanıtlanabilir: Haşimato tiroid bezinin otoimmün bir hastalığıdır. Hastalıkta bağışıklık sistemi tiroid bezine saldırarak kronik inflamasyona neden olur. Kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülür ve genellikle 30-50 yaş arası kişilerde ortaya çıkar. Hastalığın kesin sebebi bilinmemekte ancak genetik faktörlerin etkili olduğu düşünülmekte.
Haşimato belirtileri tiroid bezinin düzgün çalışmamasından kaynaklanan semptomlar nedeniyle ortaya çıkar. Belirtiler aşağıdaki gibi sıralanabilir:
Haşimato hastalığı vücudun bağışıklık sisteminin tiroid bezlerine saldırdığı otoimmün bir hastalıktır. Bu durumda tiroid bezleri yeterince hormon üretemez ve metabolizma yavaşlar. Haşimatonun nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte genetik faktörler, çevresel faktörler, hormonal dengesizlikler gibi etkenler rol oynayabilir. Hastalığın risk faktörleri arasında kadın olmak, 60 yaşın üzerinde olmak, ailede otoimmün hastalık öyküsü bulunması, radyasyona maruz kalma gibi faktörler yer alır.
“Haşimato hastalığı nedir?” sorusu kadar hastalıklar guatr ve tiroit arasındaki farkların neler olduğu da merak edilir.
Tiroit bezinin sağlıklı bir şekilde çalışması metabolizmanın düzgün işleyişini sağlar. Ancak bazı durumlarda tiroit bezindeki sorunlar hormonal dengesizliklere neden olabilir. Bu problemlerden biri de haşimato hastalığıdır. Otoimmün bir hastalıktır vücuttaki bağışıklık sistemi tiroid bezine saldırarak hasara neden olur. Bu nedenle tiroid hormonları düzgün bir şekilde üretilmez metabolizma yavaşlar. Guatr tiroit bezinin büyümesine neden olan bir rahatsızlık olmakla birlikte haşimato hastalığından farklıdır. Guatrın belirtileri arasında boyunda şişlik, nefes almada zorlanma ve yutkunmada güçlük bulunurken haşimatonun belirtileri daha geniş kapsamlıdır. Hastalığın belirtileri arasında yorgunluk hissi, kilo alma, depresyon, sinirlilik, saç dökülmesi gibi şikayetler bulunur. Ayrıca kadınlarda regl döngüsünde bozulmalar da görülebilir. Hastalık belirtileri kişiden kişiye değişebilir ancak herhangi bir şikâyeti olan bireylerin mutlaka doktor kontrolünden geçmeleri gerekmektedir. Haşimato hastalığına sahip olan kişilerde aynı zamanda diğer otoimmün hastalıkların görülme olasılığı da yüksektir. Hastalığın erken teşhis ve tedavi edilmesi önemlidir. Bu nedenle tiroid fonksiyon testleri düzenli olarak yapılmalıdır.
Haşimato hastalığı sadece tiroit bezinde değil, aynı zamanda diğer organ sistemlerinde de sorunlara yol açabilir. Hastalarda hipotiroidiye ek olarak şu sorunlar da görülebilir:
Haşimato hastalığına sahip olan kişiler bu sorunların yanı sıra diğer otoimmün hastalıklara da yatkın olabilirler. Bu nedenle özellikle ailesinde otoimmün hastalık öyküsü olan kişilerin düzenli takibi önemlidir.
Haşimato teşhisi koymak için bir dizi test yapılması gerekir. Teşhis genellikle kan testleri ile konulur. Kan testleri tiroid hormonları ve antikor seviyelerini ölçer. TSH (tiroid uyarıcı hormon) testi sonrası seviyesinin yüksek olması tiroit bezinin düzgün çalışmadığının bir işaretidir. Ayrıca TPO antikoru, TG antikoru gibi tiroid bezine saldıran antikorların seviyeleri de ölçülür. Bazı durumlarda ultrason veya biyopsi gibi daha ileri testler gerekebilir. Ultrason tiroit bezindeki nodüllerin boyutunu ve sayısını belirlemek için kullanılırken biyopsi ise tiroit dokusundaki anormal hücreleri inceler. Hastalık teşhis edildikten sonra tedaviye başlamak önemlidir. Düzenli doktor kontrolleri ve uygun ilaç tedavisi ile hastaların yaşam kalitesi artırılabilir.
Hastalığın tedavisi genellikle hormon replasman terapisidir. Tedavi vücudun ihtiyaç duyduğu hormonları yerine koymayı amaçlar. Hormon replasman terapisi sentetik tiroit hormonu (levotiroksin) almaktan oluşur. Doz hastanın yaşına, sağlığına göre değişebilir. Hormon replasman tedavisinin yanı sıra bazı doğal ilaçlar da hastalara yardımcı olabilir. Örneğin bazı bitkisel takviyeler, iyot takviyesi veya gluten içermeyen bir diyet gibi seçenekler önerilebilir. Ancak herhangi bir takviye veya diyet değişikliği yapmadan önce mutlaka doktorunuza danışmalısınız.
Hastalık hamilelikte daha sık görülür ve gebeliğin ilk üç ayında belirtiler artabilir. Hamilelik sürecinde hormonal değişiklikler yaşanır bu da semptomları tetikleyebilir. Semptomlar arasında yorgunluk, kilo alımı, kabızlık, saç dökülmesi, depresyon yer alır. Hamile bir kadının haşimato hastalığı varsa bebeğin sağlığı açısından önemli riskler oluşabilir. Tiroid hormonları bebeğin normal büyüme ve gelişimi için gereklidir. Hastalığı olan kadınların doğum öncesi tedavi görmeleri ve tiroid hormon düzeyleri yakından takip edilmelidir. Ayrıca hamilelik sırasında tiroid hormon düzeyleri normalden daha yüksek veya daha düşük olabilir. Bu nedenle haşimato hastası kadınlar için düzenli olarak tiroid fonksiyon testleri yapılmalıdır.
Hastalık genel olarak kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülür. Özellikle menopoz sonrası dönemdeki kadınlarda sıklıkla rastlanır. Bunun yanı sıra ailesinde tiroid hastalığı bulunan kişilerde ve otoimmün hastalıklara yatkın olanlarda da daha sık görülebilir. Hastalığa yakalanma riski yüksek olan kişiler arasında sigara içenler, radyasyona maruz kalanlar ve bazı virüs enfeksiyonları geçirmiş olanlar bulunur.
Tedavi edilmeyen hastalarda hipotiroidizm gelişebilir. Bu durumda tiroid hormonlarının yeterli miktarda üretilememesi nedeniyle metabolizma yavaşlar ve kişi kilo alabilir, enerji seviyesi düşebilir ve depresyon gibi psikolojik semptomlar yaşayabilir. Ayrıca kalp fonksiyonları da etkilenebilir düzensiz kalp atışları gibi sorunlara neden olabilir. Tedavi edilmediğinde guatr büyümeye devam edebilir, nefes almada veya yutkunmada zorluklara neden olabilir. Ayrıca kanser riski de artar. Son olarak gebelik sırasında tedavi edilmeyen Hastalarda düşük doğum ağırlığı, erken doğum, preeklampsi ve diğer komplikasyonlar görülebilir. Tedavi edilmeyen hastalarda ciddi sonuçların ortaya çıkması muhtemeldir. Bu nedenle belirtileri fark eden kişilerin zamanında tedavi almaları önemlidir.
Haşimato beslenme alışkanlıkları tedavinin etkinliği üzerinde önemli bir rol oynar. Beslenme düzenleri tiroid hormonu seviyesi ile ilişkilidir ve bu nedenle hastaların sağlıklı bir diyet takip etmeleri önerilir. Beslenmede aşağıdaki noktalara dikkat edilmelidir:
Haşimato diyeti uygularken dikkat edilmesi gereken noktalardan biri de hastalıkla uyumlu olan ve olmayan gıdalardır.
Uyumlu Gıdalar
Uyumsuz Gıdalar
İç hastalıkları ve endokrinoloji bölümü bakar.
Haşimato hastalığı tamamen iyileşebilen bir hastalık değildir. Ancak doğru tedavi ve yönetimle semptomları kontrol altında tutulabilir ve yaşam kalitesi artırılabilir. Hastalık genellikle hipotiroidizm ile ilişkilidir. Bu nedenle hormon replasman tedavisi (levotiroksin) semptomların azaltılmasına yardımcı olur. Ayrıca doktorunuzun önerdiği diyet de semptomların kontrol edilmesine yardımcı olabilir. Haşimato hastalarının düzenli olarak takip edilmesi önemlidir çünkü bazen tiroid kanseri gibi ciddi komplikasyonlar gelişebilir.
Haşimato hamilelik şansını azaltmaz ancak bazı durumlarda hamileliğin oluşmasına engel olabilir. Haşimato hastalarında hormon düzeyleri değişkenlik gösterdiği için gebelik öncesi hormon düzeylerinin kontrol altına alınması ve doğru tedavinin uygulanması önemlidir. Ayrıca hastaların gebeliği boyunca da düzenli olarak takip edilmesi gerekir. Bu nedenle eğer hamile kalmayı planlıyorsanız veya hamile kalmanız mümkünse mutlaka doktorunuzla görüşmelisiniz. Doktorunuz size gerekli tedavileri ve önerileri sunarak sağlıklı bir gebelik geçirmenizi sağlayacaktır.
Haşimato hastaları tiroid bezlerinin otoimmün bir bozukluğu nedeniyle hipotiroidizm denilen bir durum yaşarlar. Hastalarda tiroid bezleri yeterli miktarda hormon üretmez ve metabolizma yavaşlar. Hastalar ilaç kullanımına, beslenmeye, egzersize, stres yönetimine, rutin doktor kontrollerine dikkat etmelidir.
Haşimato öldürücü bir hastalık değildir. Doğru tedavi yöntemleri ile semptomların kontrol altına alınması ve düzenli takip ile kişiler normal bir yaşam sürdürebilirler. Bu nedenle haşimoto hastalığı teşhisi konan kişiler mutlaka doktorlarıyla iş birliği içinde doğru tedavi sürecini izlemelidir.