Konu beyinle ilintili hastalıklar olunca “Menenjit nedir?” sorusu akıllara sıklıkla gelir. Beyni saran zarların iltihaplanmasıyla oluÅŸan menenjit sağırlık, nörolojik sekeller epilepsi, zekâ geriliÄŸi, öÄŸrenme güçlüÄŸü hatta ölüme neden olabilen bir hastalıktır. Hemen her yaÅŸtan bireyi etkileyebilen ve ciddi bir enfeksiyon olarak kabul edilen menenjit özellikle bebeklerde, küçük çocuklarda, gençlerde, yetiÅŸkinlerde görülür. Hızlı bir ÅŸekilde tedavi edilmediÄŸinde hayatı tehdit eden kan zehirlenmesine, beyinde ya da sinirlerde kalıcı hasarlara neden olabilir.
“Menenjit hastalığı nedir?” sorusu merak edenler için ÅŸu ÅŸekilde yanıtlanabilir: Menenjit beyin ve omurilik zarlarında (meninks) meydana gelen bir enfeksiyon türüdür. Bu durum bakteriyel, viral veya mantar enfeksiyonları sonucu ortaya çıkabilir ciddi saÄŸlık sorunlarına yol açabilir. Özellikle çocuklarla bağışıklık sistemi zayıf olan yetiÅŸkinler için büyük bir risk oluÅŸturur.
Menenjit beyin ve omurilik zarlarının iltihaplanmasıdır. Ciddi bir enfeksiyon olup hızlı teÅŸhis ve tedavi gerektirir. Türleri tanımak uygun tedaviye yönlendirebilir hastalığın seyrini deÄŸiÅŸtirebilir. Menenjit türleri üç ana kategoriye ayrılır: bakteriyel menenjit, viral, mantar menenjit. Türler aÅŸağıdaki gibi özetlenebilir:
Türleri belirleyebilmek için genellikle beyin omurilik sıvısı (BOS) örneklemesi yapılır. Bu test hem teÅŸhisine yardımcı olur hem de uygun tedavi yöntemini seçmeye katkıda bulunur.
Menenjitin oluÅŸumuna neden olan etkenler arasında çeÅŸitli bakteri, virüsle mantarlar bulunur. Bu mikroorganizmaların insan vücuduna girmesi meninks adı verilen beyin ve omurilik zarlarını enfekte etmesi sonucu hastalık ortaya çıkar. Menenjit nedenleri arasında yaÅŸanan enfeksiyonların yanı sıra bazı durumlar da önemli rol oynayabilir. Bakteriyel menenjit özellikle Streptococcus pneumoniae, Neisseria meningitidis, Haemophilus influenzae gibi bakteriler tarafından meydana gelir. Bu tür vakalar genellikle daha ÅŸiddetlidir hızlı bir ÅŸekilde ilerleyebilir. EÄŸer erken teÅŸhis edilmezse kalıcı hasarlara veya ölüme yol açabilir.
Virüsler de menenjite sebep olabilen mikroorganizmalardır. Enterovirüsler herpes virüsleri, West Nile virüsü gibi virüslerin yol açtığı viral menenjit bakteriyel menenjite göre daha yaygındır genellikle daha hafif seyreder. ÇoÄŸu durumda tedaviye ihtiyaç duymadan iyileÅŸme görülür. Mantarlar ise immün sistemi zayıf bireylerde menenjite neden olabilecek diÄŸer mikroorganizmalardır. Kriptokokkal, kandidal gibi mantar kaynaklı menenjit türleri özellikle HIV/AIDS hastaları ve bağışıklık sistemi baskılanmış kiÅŸilerde görülür. Menenjite neden olan enfeksiyonların yanı sıra baÅŸ ve omurilik yaralanmaları, beyin ameliyatları ve bazı ilaçlar da riski artırabilir. Ayrıca yaÅŸ, genetik faktörlerle bağışıklık sisteminin zayıflığı gibi durumlar da oluÅŸumu etkileyebilir. Bu nedenle önemli olan saÄŸlıklı bir yaÅŸam tarzı benimsenmeli, gerekli aşılarla korunma saÄŸlanmalı.
Hastalık özellikle ilk etapta teÅŸhis edilmesi zor olan ve hızlı müdahale gerektiren bir rahatsızlıktır. Belirtiler genellikle ani baÅŸlangıçlıdır hastalığın ÅŸiddetine göre deÄŸiÅŸkenlik gösterebilir. BaÅŸ aÄŸrısı, yüksek ateÅŸ, ense sertliÄŸi, menenjitin en yaygın üç belirtisidir. Bunların yanı sıra, bulantı, kusma, ışığa karşı hassasiyet (fotofobi), seslere karşı duyarlılık (fonofobi) gibi diÄŸer semptomlar da görülebilir.
Özellikle çocuklarda menenjit belirtileri daha farklı olabilir. Huzursuzluk, sürekli aÄŸlama, uyku düzeninde bozulmalar, beslenme problemleri çocuklarda sıklıkla görülen belirtilerdendir. Ayrıca bebeklerde fontanel adı verilen kafatasındaki yumuÅŸak noktanın ÅŸiÅŸkin hale gelmesi de menenjite iÅŸaret edebilir. Menenjit ÅŸüphesiyle baÅŸvuran hastalarda doktorlar genellikle beyin omurilik sıvısı incelemesi yaparak kesin teÅŸhis koyar. Böylelikle durumun türü ile hastalığın derecesi belirlenebilir. Erken teÅŸhis edilen vakalarda uygun tedavi yöntemleri uygulanarak hastalık kontrol altına alınabilir komplikasyon riski azaltılabilir.
Menenjit her yaÅŸ grubunda görülebilse de bazı bireyler ve yaÅŸ grupları hastalığa karşı daha duyarlıdır. Bebeklerle çocuklar için oldukça tehlikeli olabilir. Bebeklerin bağışıklık sistemleri henüz tam olarak geliÅŸmediÄŸi için virüs ve bakterilere karşı daha savunmasızdırlar. Ayrıca belirtilerin bebeklerde fark edilmesi zor olabilir. Bu sebeple ebeveynlerin bebeklerinin saÄŸlık durumunu yakından takip etmeleri önemlidir.
YetiÅŸkinlerde menenjit vakaları da sık görülür. Özellikle üniversite öÄŸrencileri ve askeriyede hizmet veren gençler yoÄŸun sosyal ortamlar nedeniyle hastalığa yakalanma riski taşır. Bu nedenle yaÅŸ grubundaki bireylerin menenjit aşısı yaptırmaları önemlidir. YaÅŸlılarda da görülür. YaÅŸ ilerledikçe bağışıklık sistemi zayıflar, kiÅŸi enfeksiyonlara karşı daha hassas hale gelir. Bu nedenle 65 yaÅŸ üzerindeki bireylerin menenjit aşısı olmaları ve düzenli saÄŸlık kontrolleri yaptırmaları önerilir.
Menenjitin baÅŸarılı bir ÅŸekilde tedavi edilebilmesi için erken teÅŸhis büyük önem taşır. Bu nedenle hastalığın tanı yöntemleri üzerinde titizlikle durulmalıdır. Tanıda kullanılan yöntemler arasında klinik muayene, laboratuvar testleri ile görüntüleme yöntemleri bulunur. Klinik muayene menenjit ÅŸüphesi olan hastaların ilk baÅŸvurduÄŸu ve deÄŸerlendirme sürecinin baÅŸladığı aÅŸamadır. Doktor hastanın ÅŸikayetlerini dinledikten sonra fiziksel muayene gerçekleÅŸtirerek belirtileri ile uyumlu bulgular araÅŸtırır. BaÅŸ aÄŸrısı, ense sertliÄŸi, ateÅŸ gibi belirtilerin varlığı riski güçlendiren unsurlardandır.
Laboratuvar testleri ise tanının kesinleÅŸtirilmesinde oldukça önemli bir rol oynar. Kan testleri, beyin omurilik sıvısı (BOS) analizi bu süreçte yapılan en yaygın laboratuvar incelemeleridir. BOS analizi özellikle bakteriyel menenjitin teÅŸhisi için oldukça önemlidir çünkü böylece hastalığa sebep olan bakteri türü tespit edilebilir. Böylelikle doktorlar hastaya uygun antibiyotik tedavisini reçete edebilir. Görüntüleme yöntemleri arasında ise manyetik rezonans görüntüleme (MRI) ve bilgisayarlı tomografi (BT) sayılabilir. Bu yöntemler menenjitin neden olduÄŸu beyin ve sinir sistemi hasarlarını ortaya çıkarmada kullanılır.
Menenjit hastalığı geçirenler için tedavide kullanılan yöntemler hastalığın türüne, ciddiyetine baÄŸlı olarak deÄŸiÅŸiklik gösterir. Bu nedenle öncelikle menenjitin viral, bakteriyel veya mantar kaynaklı olup olmadığına karar verilmelidir. Viral vakalarda genellikle belirtileri hafifletmeye yönelik tedavi uygulanır ve bu durum kendi kendine düzelme eÄŸilimindedir. Hastaların yeterli miktarda dinlenmesi, ateÅŸi düÅŸürmek için antipiretik ilaçların kullanılması, bol sıvı alınması önemlidir.
Bakteriyel menenjitte ise hızlı müdahale ve etkili antibiyotik tedavisi hayati öneme sahiptir. Antibiyotik seçimi hastalığa neden olan bakteri türüne göre yapılır, genellikle damar yoluyla verilir. Ayrıca hastanın yaşına, bağışıklık durumuna göre steroidlerin eklenmesi de faydalı olabilir. Mantar menenjiti daha nadirdir ancak özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan hastalarda görülme riski yüksektir. Bu durumda antifungal ilaçlar ile tedaviye baÅŸlanarak süreç yakından takip edilir. Komplikasyonlar söz konusu olduÄŸunda destekleyici tedaviler uygulanabilir. Beyin ödemi, hidrosefali, nöbetler gibi durumlar için özel ilaç tedavileri ve cerrahi müdahaleler gerekebilir.
Menenjitden korunma yolları bağışıklık sistemi güçlendirmek, hijyen kurallarına dikkat etmek, aşılama, çevresel faktörlerin kontrolü olarak sıralanabilir. Bu önlemler menenjite yakalanma riskini azaltır kiÅŸinin saÄŸlıklı bir yaÅŸam sürmesine katkıda bulunur.
Menenjit hastalığı viralle bakteriyel olarak iki ÅŸekilde görülebilir ve her iki tür de bulaşıcıdır. Menenjite sebebiyet veren virüs, bakteriler öksürme, hapşırma, öpüÅŸme gibi yakın temaslar, ortak eÅŸyaları kullanma (mutfak araç gereçleri, tabaklar, çatal-kaşık kullanımı) yoluyla bulaÅŸabilir.
Menenjit hastalığının belirtileri enfeksiyondan sonraki 2-8 günler arasında görülebilir. Genellikle enfeksiyondan 2-3 gün sonra ortaya çıkar. Ancak kiÅŸinin bağışıklık sisteminin durumuna, hastalığın etkenine göre direkt ilk gün veya daha geç ortaya çıkabilir.
Menenjit hastalığı sonrası davranış bozuklukları görülebilir. Bu durumda psikolojik destek almak en doÄŸru hamle olacaktır. Menenjit hastalığının neden olduÄŸu sakatlıklar arasında sağırlık, davranış bozukluÄŸu, konsantrasyon bozukluÄŸu, koordinasyon bozukluÄŸu, yorgunluk ve hareket kısıtlılığı yer alabilir.
Menenjit aşısı uygulandığı türüne baÄŸlı olarak farklı sürelerde koruma saÄŸlar. Genel olarak menenjit aşısının saÄŸladığı koruma süresi 3 ile 5 yıl arasında deÄŸiÅŸir. Bu nedenle düzenli aralıklarla tekrarlanan dozlar önem taşır.
Menenjit aşısı canlı zayıflatılmış virüs içermeyen ölü (inaktif) bir aşıdır. Bu nedenle menenjit aşısı canlı bir aşı deÄŸildir.
Ağız bölgesinde kaşıntı, nefes darlığı, ishal, kusma, karın aÄŸrısı, baÅŸ dönmesi kivi alerjisinin belirtilerindendir.