Özellikle sonbahar ve kış mevsimlerinde yaygın olarak görülen solunum yolu enfeksiyonu olan rhinovirüs, daha çok burun virüsü olarak bilinir. Bu virüs burundaki hücrelere bulaşarak soğuk algınlığına sebep olur. Genelde yakın temasta bulunma, hapşırmak, öksürmek veya tokalaşmak sonucunda bulaşır ve belirti olarak burun tıkanıklığı, burun akıntısı, boğaz ağrısı ve öksürük görülür. Rhinovirüsün bir tedavisi bulunmamakla beraber semptomların hafifletilmesine yönelik bazı önleyici adımlar atılabilir. El hijyenine dikkat etmek, kalabalık alanlarda maske kullanmak ve bağışıklık sistemini güçlendirmek bu adımlardan bazılarıdır.
“Rhinovirüs nedir?” sorusu merak edenler için şu şekilde yanıtlanabilir: Soğuk algınlığının en yaygın nedeni olan Rhinovirüs gergedan gribi olarak da bilinir. Bu virüs genelde burun ve boğaz bölgesinde enfeksiyonlara yol açarak tipik soğuk algınlığı belirtilerini tetikler. Rhinovirüs daha çok sonbahar ve kış aylarında görülür. Hava yoluyla ve özellikle damlacık yoluyla yayılır bu da genellikle hapşırma veya öksürme yoluyla havaya saçılan virüsün solunumla vücuda giriş yapmasını sağlar. Ayrıca elle temas sonucu da bulaşabilir.
Rhinovirüs enfeksiyonunun belirtileri genellikle 12-72 saatlik bir inkübasyon sürecinden sonra başlar ve 7-11 gün boyunca devam eder. Ancak bazı durumlarda daha uzun sürebilir. İlgili belirtiler ve semptomlar aşağıdaki gibidir:
Yaşa bağlı farklılıklar aşağıdaki gibidir:
Fizik muayene bulguları şunları içerir:
Komplikasyonlar aşağıdakileri içerir:
Rhinovirüs soğuk algınlığına yol açan bir virüstür ve bu sebeple insanlar arasında yaygındır. Hasta olan kişilerin hapşırmaları ya da öksürmeleri ile havaya karışan virüsler solunum yoluyla sağlıklı bireylere geçebilir. Bu en sık görülen bulaşma şeklidir. Virüs ayrıca temas yoluyla da bulaşabilir. Özellikle hasta kişilerin kullandığı eşyalar (örneğin havlu, bardak, çatal-kaşık vb.) ile temas eden sağlıklı bireylerde de virüs bulunabilir. Bu yüzden hijyen kurallarına uymak virüsten korunmada önemlidir. Rhinovirüse yakalanma riski olan diğer bir grup ise bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerdir. Rhinovirüs enfeksiyonları özellikle kronik hastalar, yaşlılar veya savunma sistemleri tam olarak oluşmamış olan bebekler gibi hassas gruplarda daha yaygındır. Rhinovirüs insanlarda sıklıkla görülen ve soğuk algınlığına sebep olan bir virüstür. Hastalığın bulaşma şekilleri ve korunma yöntemlerini bilerek bu enfeksiyondan korunabiliriz.
Soğuk algınlığına yol açan rhinovirüs hastalığı her yıl binlerce insanı etkiler. Burun akıntısı, hapşırma, öksürük ve boğaz ağrısı gibi belirtiler gösteren rhinovirüsün tanısı diğer üst solunum yolu enfeksiyonlarına benzer belirtiler nedeniyle zor olabilir. Doktorlar genellikle semptomlara dayalı bir yaklaşım kullanarak rhinovirüs teşhisi koyar. Ancak bazen hasta burnundan veya boğazından alınan örneklerle laboratuvar testleri yapılır bu testlerde virüs tespit edilebilir. Rhinovirüs tedavisi genellikle belirti odaklıdır çünkü antiviral ilaçlar mevcut değildir. Hastalar genellikle semptomları hafifletmek için dinlenme, bol sıvı alımı, burun spreyleri ve ağrı kesicilere başvurur. Tedaviye ek olarak özellikle hasta kişilerle temas sonrasında ellerin sık sık yıkanması gibi koruyucu önlemler de alınmalıdır. Sonuçta rhinovirüs teşhisi zor olsa da genellikle semptomatik tedavi ile kontrol altına alınabilir. Ancak hastalığı önlemek adına koruyucu önlemlerin alınması büyük önem taşır.
Soğuk algınlığına yol açan rhinovirüsün tedavisi için özel bir ilaç yoktur. Ancak belirtilerin hafifletilmesine yardımcı olabilecek bazı yöntemler kullanılır. İlk olarak bol su içmek ve dinlenmek hayati önem taşır. Bu sayede vücut enfeksiyonla mücadele edebilir. Ayrıca nemlendirici kullanarak burun tıkanıklığının azaltılması da faydalıdır. Ağrıyı ve ateşi hafifletmek için ilaçlar kullanılabilir. Ancak bu ilaçların etkisi geçici olup virüsün kendisine bir etki yapmaz. Antibiyotiklerin rhinovirüse karşı herhangi bir tedavi gücü bulunmaz. Sadece bakteriyel enfeksiyon durumunda kullanılır. Dolayısıyla rhinovirüsün doğrudan tedavisi mümkün olmayıp belirtilerin hafiflemesine yönelik basit evde uygulamalar mevcuttur. Eğer belirtiler 7-10 gün boyunca kaybolmaz ya da daha ciddi semptomlar (örneğin nefes darlığı) görülürse derhal doktora başvurulmalıdır.
Rhinovirüs soğuk algınlığı olarak da tanınan yaygın bir virüstür ve özellikle mevsimsel geçişlerde sıklıkla görülür. Rhinovirüsten korunmak adına alınabilecek bazı önlemler bulunur. İlk olarak hijyen kurallarının dikkatli bir şekilde uygulanması gerekmektedir. Eller düzenli olarak yıkanmalı ve toplu alanlarda ellere temas ettikten sonra yüz ve ağıza temas edilmemelidir. Ayrıca grip veya soğuk algınlığı belirtileri gösteren kişilere mesafeli olunmalıdır. Sağlıklı beslenme de korunmada kritik bir rol oynar. Bağışıklık sistemini güçlendirici gıdalar tüketilmeli ve bol su içilmelidir. Hava sirkülasyonu sağlanan yerlerde bulunmak da önemlidir bu sayede hava yoluyla bulaşan virüslerin yoğunluğu azaltılabilir. Isınma sistemleri düzenli olarak temizlenmeli ve filtreleri yenilenmelidir. Son olarak stresten kaçınmanın bağışıklık sistemi üzerinde olumlu etkileri vardır. Düzenli egzersiz yapmak, yoga veya meditasyon uygulamak gibi aktiviteler bedeni gevşeterek stresi azaltabilir. Rhinovirüsten korunma için bu basit önlemlerin uygulanması faydalıdır. Ancak herhangi bir belirti ortaya çıktığında derhal doktora başvurulmalı ve gereken tedavi sürecine başlanmalıdır.
Eğer aşağıdaki durumları fark ederseniz rhinovirüs tedavisi için hemen doktorunuza danışın:
Rhinovirüs genellikle üst solunum yolu enfeksiyonu olarak görülür ve belirtileri oldukça rahatsız edicidir. Ancak uygun tedbirlerle bu virüsten korunmak mümkün olabilir. Sağlıklı günler dileriz.
KAYNAK: https://tr.wikipedia.org/wiki/Rinovir%C3%BCs
https://en.wikipedia.org/wiki/Rhinovirus
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3553670/
Rhinovirüsün bulaşma biçimi gripten ya da soğuk algınlığından çok farklı değildir. Hastanın temas ettiği yüzeylere dokunulması veya hastayla aynı kapalı ortamda bulunup aynı havayı soluma durumları hastalığın bulaşmasına sebep olabilir. Hastalıklar genellikle burundan vücuda girer, ancak göz ve ağızdan da bulaşabilir. Rhinovirüsün vücuda girişi sonrasında hastalık belirtilerinin ortaya çıkması genellikle iki gün sürebilir.
Kuluçka döneminin ardından belirtiler başlar. İlk 2-3 gün semptomlar artar sonra azalmaya başlar ve 6-7 gün içinde iyileşme görülür.
Rhinovirüs genellikle yılın her döneminde görülür ancak özellikle sonbahar başlangıcı ve ilkbaharda artış gösterir. Bu dönemler aynı zamanda adenovirüs, grip ve RSV gibi diğer solunum yolu virüslerinin de etkin olduğu zamanlardır.