Yaşlandıkça yüzümüzdeki çizgiler daha belirgin hale gelir ve bazen bu durum, kendimize olan özgüvenimizi etkileyebilir. İşte tam bu noktada devreye botoks girer. Ancak botoksun kullanım alanı sadece estetik amaçlı değildir. Bu yazıda botoksun hangi hastalıklarda kullanıldığını detaylarıyla ele alacağız.
Botoks sadece estetik tedavilerde değil aynı zamanda mesane rahatsızlıklarında, aşırı terleme ve tükürük salgısında, ses ve konuşma bozukluklarına ek olarak bruksizm, migren ve başka çeşitli baş ağrıları gibi problemlerde de etkili olabilmektedir. Botoksun nörolojik amaçlı uygulandığı durumlar:
Botoks distoni ve tik tedavisinde uygulanır. Distoni gönüllü olmayan, devamlı olan, döndürücü veya büken nitelikteki kas kasılmalarını içerir ki bu durum sıklıkla tekrar eden istemsiz hareketlerin oluşmasına sebep olur. Geçici ya da sürekli olarak anormal duruşlara yol açabilen distoni bir hareket bozukluğuna işaret eder. Beynin derin yapılarını etkileyen hastalıklarla beraber görülen distoni hareket sistemine ait bir tür hastalıktır. Parkinson gibi bazı hastalıklarla birlikte görülebilir veya bağımsız bir rahatsızlık olarak da ortaya çıkabilir. Her yaş grubunda görülme ihtimali bulunmakta olup yüz ve boyun gibi belirli vücut bölgelerini ya da tüm vücudu etkileyebilir.
Beyin ve omurilikteki hareket merkezlerinin hastalıkları spastisiteye neden olabilir. Kasların ve kas gruplarının sertleşmesi ve kasılmasıyla kendini belli eden bu durum istemli hareketleri zorlaştırır. Spastisiteye sebep olan en yaygın hastalıklar arasında beyin damarlarının tıkanması ya da kanama sonucu ortaya çıkan felç (inme) bulunur. Bunun yanı sıra beyin ve omurilik hasarı, multiple skleroz (MS) gibi sinir sisteminde hasara yol açan hastalıklardan da kaynaklanabilir. Tedaviyi daha verimli hale getirmek için botoks uygulamasına ek olarak kapsamlı bir fizyoterapi programı da önerilir. Spastisite tedavisinde çok çeşitli yöntemler kullanılır. Başlangıçta genellikle ilaçla tedavi denenir ve gerektiğinde cerrahi müdahaleye başvurulabilir. Son dönemde aşırı gerilen ve sertleşen kasları gevşetme konusunda ön plana çıkan botoks ile yapılan tedaviler fizyoterapiyle birlikte uygulandığında etkili sonuçlar doğurabilir.
Hemifasyal spazm (HFS) yüz siniri tarafından tetiklenen mimik kaslarının ara sıra kasılmasıyla oluşan ve genellikle yetişkinlerde görülen bir durumdur. İlk olarak tek taraflı göz çevresinde ortaya çıkar ardından zaman içinde aynı taraftaki diğer yüz kaslarına yayılır. Yaygın olarak etkilediği kaslar arasında yanak kasları, ağız çevresi kasları ve nadiren boyun kasları bulunur. Bu rahatsızlığın tedavisi için en iyi seçenek botokstur. Botoks göz çevresindeki kaslara ve spazmın etkilediği diğer yüz kaslarına uygulanır ve hastaların %80-90'ında olumlu etki gösterir.
Aşırı terleme (hiperhidrozi) ter bezlerinin fazla çalışması sonucu meydana gelir. Bu durumu yaşayan birçok kişi için kozmetik açıdan rahatsızlık verici hale gelebilir. Genellikle koltuk altı, avuç içi ve ayak tabanlarında yoğun terleme görülürken bazen yüzde de aşırı terleme yaşanabilir. Aşırı terlemeyi kontrol etmek için kullanılan botoks diğer tedavilerden farklı olarak kas içine değil cilt içine veya altına enjekte edilir. Bunun sebebi ise terlemeyi düzenleyen sinir uçlarının derinin üst katmanında bulunmasıdır. Enjekte edilen botoksun etkisi yaklaşık 6 ay sürer.
Bruksizm ya da diş gıcırdatma genellikle uyku sırasında ortaya çıkan güçlü çene hareketleri sonucu çene sıkma ve diş gıcırdatmayla belirginleşir. Çoğunlukla bu alışkanlığı olan kişiler durum genellikle gece uyurken meydana geldiği için dişlerini gıcırdattıklarının farkında olmaz. Diş gıcırdatma dişlerde ve dolgularda hasara neden olabilir. Bunun yanı sıra çene ekleminde ve yüz kaslarında ağrılara yol açar bu da kronik baş ağrısına sebep olabilir. Diş hekimleri tarafından kullanılan gece koruyucularının dışında masseter botoks tedavisi de pozitif etkiler gösterebilir. İşlem basittir ve faydası en az 6 ay sürebilir.
Mimik yapmak konuşurken ya da kendimizi ifade ederken yaygın bir eylemdir. Ancak zamanla bu mimikler yüzümüzde deformasyonlara neden olabilir. Örneğin kaş çatmak veya gülümsemek yüzde çizgilere ve kırışıklıklara yol açar. Botoks bu çizgilerin oluşumunu engellemek için kullanılır ve yüz ifadesini yumuşatırken cildi daha pürüzsüz hale getirir.
Migren baş ağrısının daha şiddetli bir formunu temsil eder ve kişinin günlük yaşamını sürdürmesini imkansız kılar. Botoks işlemi ile migren sorunundan kurtulmak mümkün hale gelir. Her birey için aynı dozaj ve frekansta uygulama yapılmaz bu süreçte en uygun tedavi planını ilgili doktor kişiye özel olarak belirler. Eğer bir nörolog tarafından botoks uygulaması uygun görülürse gerek duyulan alanlara botoks enjeksiyonları gerçekleştirilir. Bu şekilde migrenin ve migren ataklarının oluşturduğu rahatsızlıklar büyük oranda kontrol altına alınabilir.
Botoks fiyatları kullanılan botoksun markası, uygulamanın yapılacağı alan ve ihtiyaç duyulan doza bağlı olarak değişkenlik gösterir. Her bireyin yüz yapısı ve ihtiyacı farklı olduğu için standart bir fiyat belirtmek ne yazık ki mümkün değildir. Bu nedenle daha net bilgi için mutlaka muayene olunuz. Unutmayın botoks uygulamalarında önemli olan en düşük fiyatı bulmak değil deneyimli ve uzman bir doktordan hizmet alabilmektir. Sağlıklı ve güzel günler dileriz.
KAYNAK: https://www.medicalnewstoday.com/articles/158647