444 3 703

Kafa Tabanı Tümörü Nedir? Kafa Tabanı Tümörü Belirtileri Nelerdir?

 

Kafa tabanı kafatasının altında yer alır ve beynin üzerine oturduğu bölgeyi tanımlar. Sinirler ve kan damarlarının geçtiği çok sayıda açıklığa ev sahipliği yapar. Kafa tabanı beyinle sinüsleri, gözleri ve kulakları birbirinden ayırarak karmaşık ve fonksiyonel bir yapı oluşturur. Kafa tabanı tümörleri kafatası kemikleri, sinüsler, beyin, sinirler ve damarlarda meydana gelen anormalliklerden etkilenebilir. Tümörün bulunduğu yere bağlı olarak ön, orta veya arka olarak üç farklı bölgede oluşabilir ve tedavi seçenekleri de bu duruma göre belirlenir. Kafa tabanı tümörü belirtileri ve tedavisi hakkında merak edilenleri sizler için derledik.

Kafa Tabanı Tümörü Nedir?

Beyni sıklıkla koruyan ve işlevlerini yerine getirmesine yardımcı olan kafa tabanındaki hem iyi huylu hem de kötü huylu kanserli büyümeler kafa tabanı tümörü olarak adlandırılır. Bu tümörler genellikle yavaş büyür ve belirtileri gizli bir şekilde ilerler. Kafa tabanının orta, ön veya arka kısımlarında oluşabilen bu tümörlerin ameliyatla alınması genellikle zordur. Ancak teknoloji ilerledikçe robotik cerrahi gibi yeni tedavi seçenekleri de sürece dahil olmuştur. Kafa tabanı tümörü beyni dışa doğru iterek fiziksel işlevlere zarar veren nadir bir beyin tümörü tipidir.

Kafa Tabanı Tümörünün Belirtileri Nelerdir?

Belirtiler kişiden kişiye ve tümörün yerleşimine bağlı olarak farklılık gösterir. Çoğu kafa tabanı tümöründe büyüme hızı yavaştır. Tümör büyüdükçe göz sinirlerine, beyne veya atardamarlara baskı yaparak fonksiyonların belirgin şekilde değişmesine neden olabilir. Bu yüzden vücudunuzun size verdiği sinyallere dikkat etmek önemlidir. Burnu etkileyen tümörler koku alma ve nefes alma yeteneğini zorlaştırabilirken hipofiz bezine baskı yapan kafa tabanı tümörleri yutma ya da görme yeteneğini engelleyebilir. Kafa tabanı tümörleri genellikle baş ağrısı, yutma zorluğu, koku duyusunun bozulması, bulanık ya da çift görme ve işitme kaybı gibi belirtiler gösterir. Bunların yanında vücutta meydana gelen lekeler, benler ve siğiller de bu tümörlerin habercisi olabilir. Dolayısıyla bu tür ben şeklindeki oluşumları dikkatlice izlemek erken teşhis için hayati önem taşır.

Kafa Tabanı Tümörü Neden Olur?

Hastalığın kesin sebepleri bilinmemekle birlikte kafatasının radyasyona maruz bırakılması veya böcek ilaçları ve arsenik gibi toksik kimyasallara maruz kalma risk faktörleri arasında sayılır. Bu risk unsurları hastalığın ortaya çıkmasını tetikleyebilir ve durumu kötüleştirebilir. Ancak genetik eğilim olsa da hastalığı tamamen genetik olarak nitelendirmek yanıltıcı olur.

Tanı Yöntemleri Nelerdir?

Belirtiler hastalığın teşhisinde yardımcı olmakla birlikte teknik tanımlamalar da teşhisi doğrulamada büyük rol oynar. Bu yöntemlerin bazıları aşağıdaki gibidir:

  • Fiziksel Muayene: Doktor tarafından yapılan fiziksel muayene sırasında hastanın genel sağlık durumu, belirtileri ve varsa kronik hastalıkları değerlendirilir. Sinir sisteminin kontrolü amacıyla duyusal yetenekler, refleksler, görme yeteneği, düşünme ve hatırlama becerileri dikkate alınır.
  • MR ve BT: Manyetik Rezonans (MR) ve Bilgisayarlı Tomografi (BT) taramaları kafa tabanı tümörünün teşhisi için kullanılan önemli görüntüleme yöntemleridir. Bu testler hem kafa tabanı tümörleri hem de diğer beyin tümörlerinin tanısında yaygın olarak kullanılır.
  • Kemik Taraması ve PET: Tümörün tam yerini belirlemek için hastaya radyoaktif bir madde enjekte edilir. Bu kemik taraması adını verdiğimiz yöntem sayesinde tümörün komşu organlara yayılıp yayılmadığı da anlaşılır.
  • Pozitron Emisyon Tomografisi (PET) teknolojisi, kanser hücrelerinin büyümekte olduğu safhayı görüntüleme yeteneğine sahiptir. PET ve BT yöntemlerinin birleştirilmesi daha kesin sonuçların elde edilmesini sağlar. PET taraması öncesinde hastaya radyoaktif glikoz verilir ve bu madde tarafından boyanan kanser hücreleri, beyindeki normal sağlıklı hücrelere kıyaslanır. Bu sayede hastalığın hangi alanlara yayıldığı ve yayılımının devam edip etmediği tespit edilir.
  • Anjiyografi ve Endoskopi: Burundan girilen ince bir kamera ile tümörün konumu belirlenir. Tümörün hangi hücre tiplerinden oluştuğunu belirlemek adına biyopsi gerekebilir. Burundan yerleştirilen kamera ve ince iğne biyopsisi yardımıyla alınan örnek tümörün benign mi malign mi olduğunu belirlemeye yardımcı olur.
  • Baş ve Boyun Testleri: Bu bölgelerde bulunan bazı organların işlevlerini değerlendirmek için çeşitli fonksiyonel test modelleri uygulanır. Hastanın fiziksel semptomları ve tümörün konumuna bağlı olarak, gerçekleştirilecek testlerin tipi belirlenir. İşitme kaybı olan hasta için odyometri testi, denge testleri ve görme ve ses telleri için yapılan testler bu tür incelemeler arasındadır.

Kafa Tabanı Tümörlerinin Çeşitleri Nelerdir?

  • Serebellopontin Köşe Tümörleri: Beyin ve beyincik arasında bulunan bölgedeki tümörler kafa tabanı tümörlerinin en yaygın tipleridir. Belirtileri diğer kafa tabanı tümörleriyle genellikle benzerlik gösterir.
  • Menenjiyoma: Beyin zarı tümörleri kafa içindeki tüm tümörlerin yaklaşık %18'ini oluşturur. Genellikle benign olup çevre yapılarına saldırabilirler. En sık rastlandıkları yer arka kafa çukurudur. Denge sorunları, kulak çınlaması ve işitme kaybı gibi kulakla ilgili belirtiler erken dönem semptomlarındandır.
  • Glomus Tümörleri: Bu tümörlere aynı zamanda kulak tümörleri de denir ve konumlarına bağlı olarak iki farklı şekilde adlandırılırlar: Glomus Timpanikum ve Glomus Jugulare.
  • Glomus Timpanikum adında bir tümör, genellikle kulağın içinden başlar ve nabızla uyumlu kulak çınlaması olarak kendini gösterir. Bir diğer Glomus türü olan Glomus Jugulare ise genellikle kulağın altındaki büyük toplardamardan kaynaklanır ve belirtilerini uzun süre göstermez. Bu tümörlerin ortaya çıkardığı semptomlar arasında yutma güçlükleri, yüz felci, işitme kaybı ve hatta kalp ritim bozuklukları bulunur ancak bu belirtiler genellikle tümörün büyüklüğü arttığında görülür.
  • Kordoma isimli bir diğer tümör tipi, kafa tabanının orta bölgesinde yer alır. Genellikle etrafa zarar verici nitelikte olan bu tümör, çevresindeki yapıları ve kemikleri iterek büyür. Sinüs içine kadar ilerleyerek burun tıkanıklığına neden olabilir. Görme kaybı veya çift görme, baş ağrısı, yüz ağrısı, denge sorunları, kulak çınlaması ve işitme kaybı gibi çeşitli belirtileri vardır ki bu da erken teşhisini kolaylaştırır.
  • Kondrosarkom adlı kötü huylu tümörler hızlı ve saldırgan bir şekilde yayılır. Hem yakındaki hem de daha uzak organlara metastaz yapabilir ve onları ele geçirir.
  • Lipom ve Hamartom ise iyi huylu kafa tabanı tümörleridir. Diğer kafa tabanı tümörleri ile benzer belirtiler gösterirler ancak BT ve MR gibi görüntüleme teknikleri ile diğer tümör tiplerinden kolayca ayrıştırılabilirler.
  • Kolesteatoma, kafa tabanı tümörleri içerisinde sıkça rastlanan bir türdür. Genellikle doğuştan gelen hücre artıklarından oluşur ve oldukça yavaş büyür. Belirtilerini 20'li yaşlardan sonra vermeye başlar ve işitme kaybı, kulak çınlaması, yüz felci, baş ağrısı gibi semptomlarla kendini gösterir.
  • Epitel Hücreli Tümörler, genellikle kulağın içinde ve temporal kemik üzerinde büyür. Dış kulak yolunun cildinden başlar ve büyüdükçe içeriye ve dışarıya doğru yayılır. Kötü huylu bir tümör olan bu tip, etrafındaki yapıları iterek ve baskı uygulayarak büyür. Metastaz riski oldukça yüksektir.
  • Endolenfatik Kese Tümörü: İç kulağın kesecik şeklindeki bir parçasında oluşan neoplazmlardır. Bu tür tümörler oldukça nadirdir ve genellikle işitme kaybı belirtisi ile ortaya çıkarlar. Hastanın tümörlü kulağı, ara sıra duyma kapasitesinde değişimler yaşayabilir. Ayrıca vertigo nöbetleri de tetikleyebilen bu tümör, Meniere hastalığı ile karıştırılabilir.

Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Kafa tabanı tümörleri tedavi açısından çok çeşitli seçeneklere sahiptir. Cerrahi prosedürler kemoterapi ve radyoterapi uygulamaları veya sadece gözlem süreçleri, tedavi yöntemlerini oluşturur. Tedavi sürecinde bu yöntemlerden bir veya birkaçı kombinasyon halinde kullanılabilir. Tümörün konumu, yayılım alanı, büyüme hızı, benign veya malign olması ve hastanın diğer kronik sağlık sorunları, tedavi seçimini belirlemekte etkilidir. Kemoterapi genellikle destekleyici bir tedavi olarak ya tek başına ya da kafa tabanı tümörü ameliyatı sonrasında uygulanır. Eğer tümörün bulunduğu yer cerrahi müdahale için uygun değilse radyoterapi bir çözüm olabilir. Eğer kafa tabanı tümörü cerrahi olarak güvenli bir şekilde çıkarılabilir konumdaysa operasyon en uygun tedavi yöntemi olacaktır. Benign tümörlerde endoskopik cerrahi prosedürler burun içinden uygulanabilir ve kafa tabanı tümörleri için pek çok cerrahi uygulama mevcuttur. Herhangi bir şekilde hastanın yaşamını olumsuz etkilemeyen ve büyümeyen benign tümörler için, cerrahi müdahaleye gerek duyulmadan sadece gözlem yeterli olabilir.

Kafa Tabanı Tümörü Cerrahisi Nasıl Uygulanır?

Kafa tabanı tümörleri ulaşılması zor olan beyin alt tabakasında bulunduğu için operasyonların tecrübeli eller tarafından yapılması önemlidir. Yeni nesil medikal teknolojiler sayesinde bu ameliyatlar artık mikroskopik prosedürler ile beraber robotik cerrahi teknikleriyle de gerçekleştirilebilmektedir. Kafa tabanına ulaşmak amacıyla kafatasının üst kısmının açılarak aşağıya inilmesi istenmeyen sonuçlara yol açabilir. Sinirlerin ve hassas dokuların zarar görmesi, operasyon sonrası kalıcı hasara yol açabilir. Bu yüzden hızla ilerleyen teknoloji sayesinde ortaya çıkan yenilikçi yöntemler cerrahi işlemler için daha etkin çözümler sunar. En başta burun, kulak içi, göz arası, geniz veya boyun arkası olmak üzere endoskopik yöntemler kullanılarak tümörün tamamen alınması sağlanır. Ameliyat esnasında sinirlerin korunması ve koku ya da görme yetilerinin kaybedilmemesi için nöromonitörizasyon ve nöronavigasyon gibi teknolojik olarak gelişmiş yöntemler kullanılır. Kafa tabanı tümör ameliyatları oldukça uzun sürmekte olup bu süre 19 saate kadar çıkabilmektedir.

Ameliyat Sonrası Bakım ve İyileşme Süreci

Kafa tabanı tümörü tedavisi ve yoğun bir ameliyattan sonra hastaların yaklaşık 7 gün boyunca hastanede kalması önerilir. Hastanın genel sağlık durumu iyileşme hızını belirler. Yaşam kalitesi, sigara ve alkol tüketimi gibi faktörler iyileşme süresini etkileyebilir. Doktor tarafından uygun görülürse kemoterapi ve radyoterapi tedavisi uygulanabilir. Ayrıca hastaya verilecek ilaçların türü ve kullanım süresi, iyileşme sürecindeki duruma bağlı olarak ayarlanır.

 

Kafa tabanı tümörü tedavisinde kullanılan kafa kaidesi tümörleri mikrocerrahisi hakkında detaylı bilgiyi "Kafa Kaidesi Tümörleri Mikrocerrahisi Nedir? Hangi Durumlarda Kullanılır?" başlıklı yazımızda bulabilirsiniz. 

KAYNAK:

https://www.moffitt.org/cancers/skull-base-tumors/

SIK SORULAN SORULAR

Kafa tabanı tümörleri, özellikle tedavi edilmediğinde yaşamı tehdit edebilen ciddi sağlık sorunlarından biridir. Ancak her durum farklı olduğundan ve tümörün büyüklüğü, tipi ve konumu gibi faktörlere bağlı olarak sonuçlar değişebilir.

Kafa tabanı, beynin alt kısmını oluşturan kemikli bir yapıdır. Bu nedenle, kafa tabanı tümörleri genellikle bu bölgede bulunur. Bu tür tümörler genellikle sinirler veya kan damarlarını etkileyerek çeşitli belirtilere yol açabilir.

Web ve Tıbbi Yayın KuruluGüncellenme Tarihi: 01.11.2023 23:05Yayınlanma Tarihi: 01.11.2023 12:50
Yorum Ekle


KATEGORİLER