444 3 703

Trombosit (PLT) Nedir? Trombosit Düşüklüğü ve Yüksekliği Nedir?

 

Trombosit nedir?” sorusu sık merak edilen konulardan biri. Trombositler kan içinde bulunan ve kanamayı durdurma görevini üstlenen minik öğelerdir. Hastalıklar ya da kazalar sonrasında meydana gelen kanamaların kontrol altına alınmasını sağlar ve pıhtılaşma sürecinde aktif bir rol oynar. Bu yüzden kanın bir bölümünü oluşturan trombositlerin miktarı oldukça önemlidir.

PLT Nedir?

PLT nedir?” sorusu merak edenler için PLT (Platelet) olarak bilinen trombositler ayrıca kan pulcuğu adıyla da tanınır şeklinde yanıtlanabilir. Bunlar vücudun fazla miktarda kan kaybetmesini engelleyen kan hücreleridir. Trombositler plazma, kırmızı ve beyaz kan hücreleriyle birlikte kanı meydana getirir. Bu bileşenler arasında en hafif olanları trombositlerdir ve bu özellikleri nedeniyle genellikle kan damarlarının duvarlarına yakın yer alır. Kanama durumunda hızlıca hasar alan damara ulaşabilir. Kemik iliğinde megakaryosit ismi verilen büyük hücrelerde oluşurlar ve dolaşıma katıldıktan sonra yaklaşık 8-10 gün yaşar. Kanın %1’ini oluştururlar ve çoğunlukla dalakta ya da kan dolaşımında bulunur. Kan hücreleri arasında pıhtılaşmayı başlatan trombositler kan damarlarında hasar olduğunda hızlıca bir araya gelerek pıhtı oluşturur. Bu şekilde çalışarak kanayan bölgeyi tıkayıp kapatır ve vücudun fazla miktarda kan kaybetmesini önler. Aynı zamanda doku büyümesi, iltihaplanma ve bağışıklık sistemi süreçlerinde de aktif rol alır.

PLT Testi Nedir?

PLT testi olarak bilinen test aslında trombosit miktarını kontrol eden bir parametre değildir. Genel anlamda doktorların tam kan sayımında talep ettikleri bir ölçüm olan bu test PLT ifadesi ile temsil edilir ve trombosit değerini gösterir. Normal bir yetişkinde her mikrolitre kanda 150.000-450.000 arası trombosit bulunur. Doktorunuz bu değerin normal aralıkta olup olmadığını kontrol eder ve herhangi bir sorun görürse sizi durum hakkında bilgilendirecektir.

Trombosit Testi Hangi Hastalıkların Tanısı için Yapılır?

Trombosit testi kemik iliği ile ilgili sorunların belirlenmesinde etkilidir. Ancak trombosit artışı sadece kemik iliği problemlerinden kaynaklanmayabilir. Demir eksikliği, çeşitli enfeksiyonlar, romatizmal rahatsızlıklar ve bazı ilaçlar da trombosit seviyesinin yükselmesine yol açabilir. Bu nedenle hematoloji uzmanıyla görüşmek uygun olacaktır. Doktor hastanın dalakla bağlantılı incelemeler isteyebilir ve enfeksiyon belirtilerini araştırabilir. Bunun yanında kemik iliğinden doku örneği almak da gerekebilir. Eğer kronik bir hastalık trombosit artışına sebep oluyorsa bu durum tedavi edilir. Fakat eğer problem dalağın kendisinden kaynaklanıyorsa sürekli olarak yüksek trombosit seviyesi görülebilir. Başka bir nedenden dolayı ise kan pıhtısı oluşma riskinin boyutuna göre tedavi belirlenir. Ayrıca bu tip durumlarda sigara bırakılmalı, düzenli spor yapılmalı ve sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanılmalıdır. Trombosit testi belirli bir miktar kandaki trombosit sayısını belirler. Hem yüksekliği hem de trombosit düşüklüğü kanama veya pıhtılaşma ile ilgili anormal durumları açığa çıkarabilir.

PLT Düşüklüğü Nedir?

“PLT düşüklüğü nedir?” sorusu da merak edilen konulardan biri. Trombosit sayısının bir mikrolitre kan başına 150.000'in altına inmesi trombositopeni olarak adlandırılır. Trombosit sayısı 50.000'in altına indiğinde, morarma ya da kesik olduğunda ciddi kanamalar meydana gelebilir. Trombosit sayısının 10.000-20.000 arasında düşmesi ise herhangi bir kesik olmaksızın kanamanın gerçekleşme riskini artırır.

PLT Düşüklüğü Nedenleri Nelerdir?

PLT düşüklüğü kemik iliğindeki üretimin azalması ya da trombosit yıkımının fazla olması durumlarında ortaya çıkar. Trombositler dalakta depolanır ve bu organın yeterli trombosit bulundurmaması, enfeksiyonel hastalıklar veya diğer patofizyolojik durumlara bağlı olabilir. Trombositopeninin temel sebepleri aşağıdaki gibidir:

  • Alkol Bağımlılığı
  • Böbrek Hastalığı
  • Dalak Büyümesi
  • İlaç veya tedavi prosedürlerinin yan etkileri
  • Kemik iliği Hastalıkları
  • Kimyasallara maruziyet
  • Otoimmün rahatsızlıklar
  • Viral veya bakteriyel enfeksiyonlar (HIV, Hepatit C vb.)

PLT Düşüklüğü Belirtileri Nelerdir?

Hafif trombositopeni genellikle hafif belirtilerle kendini gösterir. Ancak trombosit seviyelerindeki önemli düşüşler ciddi belirtilere yol açabilir. Eğer çok büyük bir düşüklük varsa iç kanama riski bile oluşabilir. Trombositopeni durumunda görülen semptomlar aşağıdaki gibidir:

  • Ağır menstrual kanamalar
  • Burunda kanama
  • Ciltte kırmızı-mor lekeler ya da peteşi
  • Dalakta büyüme
  • Diş etlerinde kanama
  • İdrar ve dışkıda kan görülmesi
  • Kolay ve aşırı miktarda morarma
  • Yaraların uzun süre kanaması

PLT Düşüklüğü Tedavisi Nedir?

Eğer trombosit sayınızda hafif bir azalma varsa tedaviye ihtiyaç duymayabilirsiniz. Fakat durum tersine dönerse doktorunuz trombositopeniyi tetikleyen durumu belirlemeye çalışır. Uzman sağlık profesyoneli altta yatan nedeni tespit etmek için fiziksel muayene, tıbbi geçmiş incelemesi ve kan testleri uygulayabilir. Bu durumu gidermek veya iyileştirmek için uygun tedavi planını belirler ve trombosit seviyelerini normal aralığa getirmeye yardımcı olur.

PLT Yüksekliği Nedir?

Kan dolaşımındaki trombosit sayısının normale göre yüksek olmasına trombositemi yani PLT yüksekliği adı verilir. Kan değerlerine bağlı olarak 450.000'den fazla trombosite sahip olmanız bu durumu ifade eder. Bazı hastalarda bu değerin 1 milyon trombosite kadar çıktığı görülür. Trombositemi esansiyel trombositoz ve sekonder trombositoz olarak iki kategoriye ayrılır.

  • Esansiyel Trombositoz: Esansiyel trombositoz kemik iliğinin aşırı miktarda trombosit üretmesinden kaynaklanır. Bu durum kalbe veya beyne kan taşıyan damarlarda pıhtıya neden olup kan akışını engelleyebilir ve bu oldukça ciddi bir durumdur.
  • Esansiyel Trombositoz Nedenleri: Esansiyel trombositozun belirli bir sebebi bulunmaz. Genellikle kemik iliği ile ilişkili genetik bozukluklar sonucunda ortaya çıkabilir. Aynı zamanda kemik iliği çok sayıda trombosit hücresi ürettiğinden bunun sonucu bir rahatsızlık da meydana gelebilir.
  • Esansiyel Trombositoz Tedavisi: Esansiyel trombositoz belirti ya da komplikasyon göstermeyen kişilerin tedaviye gereksinimi yoktur. Ancak eğer kan pıhtılaşması riskiniz varsa bir uzmana başvurup detaylı bilgi almanız önemlidir. Doktorunuz geçmiş tıbbi durumlarınıza, trombosit sayınıza ve yaşınıza bakarak sizin için en uygun tedaviyi belirler.
  • Sekonder Trombositoz: Esansiyel trombositozla aynı sonuçları doğuran ancak sebebi bir hastalığa bağlı olan sekonder trombositozun tedavisi altta yatan hastalığı hedef alır. Bu duruma reaktif trombositoz da denilir.
  • Sekonder Trombositoz Nedenleri: En yaygın trombositoz çeşididir ve ortaya çıkış sebebi genellikle kemik iliği ile ilgili değildir. Farklı patofizyolojik rahatsızlıklardan kaynaklanır. Sekonder trombositozu tetikleyen medikal durumlar kan kaybı, kanser, tüberküloz gibi bulaşıcı hastalıklar, demir eksikliği, dalak ameliyatı, hemolitik anemi, enflamatuar hastalıklar, ilaç yan etkileridir.

PLT Yüksekliği Belirtileri Nelerdir?

Trombositoz genellikle belirti göstermez. Ancak pıhtı oluşumu durumunda bu pıhtının sebep olduğu komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Sekonder trombositoz esansiyel trombositoza göre daha düşük bir pıhtılaşma ve kanama riski taşır. Ancak trombositoz nedeniyle bir pıhtı oluşursa aşağıdaki belirtiler görülebilir:

  • Baş ağrısı
  • Ellerde ve ayaklarda yanma hissi
  • Halsizlik
  • Mide bulantısı
  • Nefes darlığı
  • PLT Yüksekliği

Trombosit Fonksiyon Bozukluğu Nedir?

Trombosit düşüklüğü belirtileri trombosit sayısı normal olsa da trombosit hücrelerinin normal işlevlerini yerine getiremediği durumdur. Bu nadiren görülen ciddi bir bozukluktur. Trombosit fonksiyon bozukluğu yaş, cinsiyet, ırk, kullanılan ilaçlar, medikal durumlar ve genetik faktörlere bağlı olabilir. Bu faktörler bazen bağışıklık sisteminin trombosit hücrelerini yok etmesine yol açar. Aspirin gibi ilaçların trombosit fonksiyonlarını bozan etkisi olabilir.

KAYNAK: https://my.clevelandclinic.org/health/diagnostics/21782-platelet-count

SIK SORULAN SORULAR

Eğer kanınızdaki PLT seviyesi mikrolitre başına 500.000'den daha yüksekse bu durum trombositoz veya PLT yüksekliği olarak adlandırılır. Bu yüksek PLT oranı, kanın damarlarda pıhtı oluşturma ihtimalini artırır ve bu durum ciddi bir sorundur. Çünkü kan pıhtılaşarak damarları tıkarsa doku ve organlara gerekli olan kan akışı aksar.

Sağlıklı bir bireyin trombosit normal değeri genellikle mikrolitrede 150 bin ile 450 bin arasında değişir. Eğer kandaki trombosit miktarı 450 binden fazlaysa, bu duruma tıbbi olarak trombositoz denir.

Ispanak, lahana gibi vitamin K içeren yeşil sebzeler sağlıklı bir kan pıhtılaşma sürecine yardımcı olur. Antioksidanlar açısından zengin olan meyveler trombosit sayısının artışına katkıda bulunabilir. Omega-3 yağ asitlerinin varlığı kanın pıhtılaşma mekanizmasını düzenlemede faydalı olabilir. Kızılcık suyu trombositlerin düzenlenmesine yardımcı olan C vitamini açısından zengindir. Sağlıklı ve dengeli bir diyet trombosit seviyelerinin normal aralıklarda kalmasına destek olur.

Trombosit sayısının azalması veya trombositlerin düzgün çalışmaması kanama problemlerine yol açabilir. Bu durum trombosit transfüzyonu veya ilaç tedavisi ile kontrol altına alınabilir. Eğer trombositler çok aktif hale gelirse pıhtılaşma sorunları yaşanabilir. Bu durum antikoagülanlar ve diğer ilaçlarla tedavi edilebilir. Bazı ciddi kan hastalıkları özellikle kan kanseri, belirti olarak trombosit bozukluklarına neden olabilir. Tedavi yöntemi hastalığın türüne ve evresine göre belirlenir.

Web ve Tıbbi Yayın KuruluGüncellenme Tarihi: 08.03.2024 12:51Yayınlanma Tarihi: 07.03.2024 09:50
Yorum Ekle


KATEGORİLER