444 3 703

Hipoksemi Nedir? Hipoksemi Belirtileri ve Tedavisi Nasıl Olur?

 

Hipoksemi halk dilinde bilinen adıyla solunum yetmezliği kandaki oksijen seviyesinin düşük olmasıyla ilişkilendirilen bir sağlık durumudur. Bu problem arter adı verilen kan damarlarında başlar ve çeşitli belirtilerle kendisini gösterir. Hipoksemi bir hastalık ya da durum olarak tanımlanmaz; genellikle nefes almayla veya kan dolaşımıyla ilgili bir sağlık sorununun göstergesidir. Arterlerdeki normal oksijen seviyeleri 75 ile 100 mm Hg arasında olmalıdır. Hipoksemisi olan kişilerde bu miktar 60 mm Hg'nin altına düşer. Oksijen seviyesindeki azalma nefes darlığı veya hızlı nefes alma gibi belirtilere yol açabilir ve bu bireylerin günlük yaşantısını olumsuz etkileyebilir. Herhangi bir hipoksemi belirtisi fark edildiğinde, bir sağlık kuruluşuna başvurulması tavsiye edilir. Gerçekleştirilecek testler sayesinde nabız oksimetre değerleri ölçülür ve hastanın hipoksemi durumu belirlenir. Ekstra oksijen alımı gibi tedavilerle beraber, hastanın genel sağlık durumu ve hipoksemiye neden olan ana hastalığa bağlı olarak tedavi planlaması yapılır.

Hipoksemi Neden Olur?

Peki hipoksemi neden olur? Hipoksemiye sebep olabilecek birçok farklı faktör bulunabilir. Ancak genellikle hipoksemi, kan dolaşımını veya solunumu etkileyen hastalıklar sonucunda ortaya çıkar. Kalp veya akciğer hastalığı olan kişilerin hipoksemi yaşama ihtimali daha yüksektir. Ayrıca kullanılan bazı ilaçlar nedeniyle solunum hızı düşebilir ve bu da hipoksemiye yol açabilir. Uyku apnesi ve hafif akciğer hastalıkları, uyku esnasında kan oksijen seviyesini azaltabilir. Bu durum kişinin gece boyu hipoksemi yaşamasına neden olabilir. Yüksek irtifada bulunmak da hipoksemiye yol açabilir. Dağlarda basınç nedeniyle nefes almak zorlaşabilir ve bu da hipoksemi belirtilerine neden olabilir. Hipoksemiyi tetikleyebilecek diğer tıbbi durumlar aşağıdaki gibidir:

  • Akut solunum yetmezliği sendromu (ARDS)
  • Amfizem hastalığı
  • Astım hastalığı
  • Bronşit hastalığı
  • Doğuştan gelen kalp hataları
  • Kansızlık
  • Konjestif kalp yetmezliği durumu
  • Kronik obstrüktif akciğer rahatsızlığı (KOAH)
  • Pulmoner emboli, yani akciğerlerde kan pıhtısı oluşması
  • Pulmoner hipertansiyon hastalığı
  • Pulmoner ödem, yani akciğerlerde sıvı toplanması durumu
  • Zatürre problemi

Hipoksemi Belirtileri Nelerdir?

Hipoksemi vücutta çeşitli belirtilere neden olabilir. Bu belirtiler hipokseminin derecesine veya altında yatan asıl sebebe bağlı olarak değişebilir. Sıkça görülen hipoksemi belirtileri aşağıdaki gibidir:

  • Baş ağrısı durumu
  • Nefes alma sıkıntısı ve nefes darlığı problemleri
  • Hızlandırılmış kalp ritmi (taşikardi)
  • Öksürük refleksi
  • Hırıltılı solunum durumu
  • Bilinç karışıklığı (konfüzyon)
  • Ciltte, tırnaklarda veya dudaklarda mavi tonlarının ortaya çıkması (siyanoz)

Nefes darlığı, hızlı kalp atışı veya kafa karışıklığı gibi belirtiler gözlemlendiğinde, kişinin bir sağlık uzmanına başvurması tavsiye edilir. Hipoksemi şüphesi olan kişiler ne kadar oksijene sahip olduklarını evde bir nabız oksimetresi kullanarak kontrol edebilirler. Hipokseminin ciddi olduğu durumlarda organ hasarının önlenmesi için bu durumun hemen tedavi edilerek kontrol altına alınması gerekmektedir. Bu nedenle hipoksemi, ihmal edilmemesi ve en kısa sürede tedavi edilmesi gereken önemli bir sağlık sorunu olarak kabul edilmelidir.

Hipoksi Hipoksemi Farkı Nedir?

Hipoksemi ve hipoksi sık sık birbirleriyle karıştırılan terimler olabilir. Ancak, her ikisi de farklı durumları ifade eder. Her iki terim de düşük oksijen seviyelerini tanımlamak amacıyla kullanılır ancak bu oksijen eksikliği vücudun çeşitli bölgelerinde görülür. Hipoksemi, kandaki azalan oksijen seviyelerini ifade ederken; hipoksi, dokulardaki düşük oksijen seviyelerini belirtir. Hipoksemi ilerlediğinde genellikle hipoksili hale gelir ve genellikle bu iki sağlık durumu birlikte görülür. Ancak, bir kişi hipoksemi olabilirken mutlaka hipoksili olması gerekmez. Aynı şekilde, hipoksili bir kişi de her zaman hipoksemik olmayabilir.

Vücutta gelişen hipoksi çeşitli türleri vardır ve bu türler aşağıdaki gibi sınıflandırılır:

  • Hipoksemik hipoksi: Bu durum, dokulara taşınan kandaki oksijen eksikliği olarak bilinir ve ayrıca hipoksemi olarak da isimlendirilir.
  • Hipermik hipoksi: Kanda yetersiz sayıda kırmızı kan hücresi olduğunda, bu durum kanın gerektiği kadar oksijen taşıyamamasına ve sonuç olarak dokularda oksijen eksikliğine neden olur.
  • Durgun/dolaşım hipoksisi: Belirgin bir bölgede veya genel olarak vücutta görülen düşük kan dolaşımı, dokularda oksijen azlığına yol açar.
  • Histiotoksik hipoksi: Akciğerlerin gereken miktarda oksijeni alıp dokulara ulaştırdığı ancak dokuların bunu kullanmakta güçlük çektiği durumlara denir.
  • Sitopatik hipoksi: Oksijenin dokular tarafından etkin biçimde kullanıldığı fakat daha çok oksijene ihtiyaç olan durumlar sitopatik hipoksidir.

Hipoksemi Tanı Yöntemleri Nelerdir?

Hipoksemi belirtileri ile hekime başvuran bir hasta ilk önce fiziksel muayeneden geçer. Fiziksel muayene esnasında genellikle akciğer işlevlerini ölçen çeşitli testler yapılır. Bu testlere ek olarak kan testleri ve çeşitli görüntüleme yöntemleri de kullanılabilir.

Hipoksemi teşhisinde oksijen ve atık gaz olan karbondioksit seviyeleri kontrol edilir. Damar yoluyla alınan kan örneği, laboratuvarda içerisindeki gaz düzeylerini analiz etmek için kullanılır. Bu test arteriyel kan gazı testi olarak adlandırılır. Yapılan kan testleri ile hastanın anemi problemi olup olmadığı da araştırılır. Anemi nefes darlığına yol açabileceğinden, hipokseminin altında yatan nedenlerden biri olabilir.

Arteriyel kan gazı testine ilave olarak solunum fonksiyon testleri ve akciğer röntgeni de yapılır. Solunum fonksiyon testleri ile akciğerlerin sağlıklı çalışıp çalışmadığı belirlenir. Bu testler sırasında akciğere alınan hava miktarı ve dışarıya verilen hava kapasitesi değerlendirilir. Görüntüleme teknikleri ile akciğerler detaylıca incelenir. Tüm analizler sonucunda, hastalara hipoksemi teşhisi konulabilir ve genellikle bu durumun asıl sebebi belirlenebilir.

Hipoksemi Nasıl Tedavi Edilir?

Hipoksemi tedavisi durumu tetikleyen ana sebep baz alınarak hastaya özel olarak planlanır. Bu kapsamda, ilaçlar veya diğer tedavi yöntemleri ile kanın oksijen düzeyinin arttırılması amaçlanır. Çoğunlukla, dışarıdan oksijen verilerek bu yükseltme sağlanır. Bu metod tamamlayıcı oksijen terapisi olarak da bilinir. Oksijen tankları ya da konsantratörleri aracılığıyla hastalar solunum yoluyla ekstra oksijen alırlar.

Eğer hipoksemi ciddi bir boyuttaysa, mekanik ventilatör kullanımı ile hastaların daha etkin nefes alması sağlanır. Eğer bu yaklaşımlar hipoksemiyi düzeltmezse, ek ilaçlar ve terapiler devreye sokulur. KOAH nedeniyle hipoksemi yaşayan kişilerde bronkodilatör veya steroid içerikli inhaler ilaçlar kullanılır. Eğer akciğerde sıvı toplanması gibi bir durum varsa, diüretik ilaçlar önerilir. Uyku apnesi olan ve buna bağlı olarak hipoksemi gelişen kişiler için ise pozitif hava yolu basınç maskesi olan CPAP tedavisi gerekebilir. Hipokseminin devam ettiği durumlarda ek oksijen kullanımı gerekli olabilir. Solunum maskesi veya küçük bir tüp yardımıyla ekstra oksijen sağlayan cihazlar temin edilerek hastaların evde ya da seyahat sırasında portatif bir cihazla oksijen alması sağlanır.

Hipokseminin Yan Etkileri Nelerdir?

Hipoksemi tedavi edilmediği ve ilerlediği takdirde vücuttaki dokular ve organlar gerekli oksijeni alamaz. Bu durum, doku ve organlardaki fonksiyonların bozulmasına neden olabilir ve mevcut organ veya dokuya zarar verebilir. Genellikle hipoksemiden en çok kalp ve beyin etkilenir. Hipokseminin acil ve müdahale edilmeyen durumları ise hayati risk taşıyabilir.

Oksijen Seviyesi Nasıl Yükseltilebilir?

Hipoksemi riski bulunan kişilerin kan oksijen düzeylerini ideal sınırlarda koruması, bu riski minimize etme potansiyeli taşır. Hipoksemi riskinin azaltılması için çeşitli tedbirler mevcuttur. İlk olarak, eğer bir kişi hipoksemi belirtileri göstermeye başlarsa, derhal bir sağlık kurumuyla iletişime geçmelidir. Eğer doktor ek oksijen tedavisi önerirse, reçetede belirtilen şekilde ilaçların kullanımı ihmal edilmemelidir. Eğer kişi sigara içiyorsa, sigarayı bırakmak akciğer işlevlerini iyileştirerek hipoksemi riskini düşürebilir. Nefes egzersizleri yaparak doğru nefes alma teknikleri öğrenilebilir ve daha verimli nefes almayı hedefleyen pratikler yapılabilir. 

KAYNAK: https://www.mayoclinic.org/symptoms/hypoxemia/basics/definition/sym-20050930

SIK SORULAN SORULAR

Hipokseminin en erken göstergesi genellikle kulak çınlaması ve hapşırmadır; bunlar vücutta ortaya çıkan ilk semptomlardan ikisidir.

Eğer vücuttaki oksijen miktarı 80 mm HG’nin altına düşerse, bu hipoksemi şüphesini doğurabilir. Eğer seviye 60 mm Hg’nin altına inerse, bu durum ciddi bir hipoksemi vakası olarak kabul edilir.

Eğer kandaki oksijen miktarı yetersizse, bu durum tıbbi bir terim olan hipoksemi olarak tanımlanır. Hipoksemi genellikle solunum zorluğu ve nefes darlığı gibi belirtilere yol açar.

Hipoksemi, dokulardaki oksijen eksikliği demektir. Bu durum tedavi edilmezse ve devam ederse, oksijen eksikliği diğer organlara zarar verme riski taşır.

Hipoksemi, kanın oksijen düzeyinin düşük olmasıdır ve bu durum kanın dokulara yeterli miktarda oksijen taşıyamamasına, yani hipoksiye neden olabilir.

Web ve Tıbbi Yayın KuruluGüncellenme Tarihi: 24.10.2024 14:25Yayınlanma Tarihi: 08.04.2024 21:26
Yorum Ekle


KATEGORİLER