“Servikal biyopsi nedir?” sorusu sıklıkla merak edilen konulardan biri. Serviks biyopsisi genital ve serviks bölgesindeki kanser hücrelerine dair şüpheler durumunda dokudan örnek alınmasıdır. Serviks biyopsisi kanser teşhisi için oldukça değerli bir işlemdir. Örnek alma süreci başladığında patolojik incelemeler de gerçekleştirilir. Patoloji alınan örneği ayrıntılı olarak inceleyen bir bilim dalıdır. Patoloji yöntemi son zamanlarda rahim ağzı kanseri tanısında sıklıkla kullanılmaktadır.
Tanısal kürtaj ise istenmeyen hamilelikleri sonlandırmak amacıyla uygulanan bir prosedürdür. Kürtaj işlemi yalnızca istenmeyen hamilelikleri sonlandırmak için değil, aynı zamanda düşük yapmış kişilerde rahmin içinde kalan artıkların temizlenmesi için de uygulanabilir. Kürtaj işlemi esasında tüm rahim içini temizlemeye yöneliktir.
Servikal biyopsi serviksten doku örneği alarak anormal veya kansere yol açabilecek durumları ya da serviks kanserini belirlemeye yönelik bir prosedürdür. Serviks, rahmin alt ve dar kısmını ifade eder ve vajina içine bir kanal oluşturur. Servikal biyopsiler çeşitli yollarla gerçekleştirilebilir. Biyopsi, test için doku örneği alabilir veya anormal dokuyu tamamen ortadan kaldırabilir. Ayrıca kansere dönüşebilecek hücreleri tedavi edebilir. Servikal biyopsi türleri şunları içermektedir:
Pelvik muayene esnasında anormal durumlar tespit edildiğinde, Pap smear testinde anormal hücrelere rastlandığında ya da İnsan papilloma virüsü (HPV) testinin pozitif çıkması durumunda servikal biyopsi gerçekleştirilebilir. HPV, cinsel yolla bulaşabilen bir enfeksiyon türü olup bazı tipleri rahim ağzı kanseri ve diğer daha nadir görülen genital kanser türlerine yol açabilir. Servikal biyopsi genellikle kolposkopi kapsamında uygulanır ve bu yöntemde özel lensli bir cihaz kullanılarak servikal dokular incelenir. Serviks biyopsisi servikste mevcut olabilecek kanser veya prekanseröz hücreleri belirlemek amacıyla yapılır. Prekanseröz terimi anormal görünümde ancak henüz kanserleşmemiş hücreleri ifade eder. Bu tip hücreler gelecekte gelişebilecek bir kanserin erken işaretçisi olabilir.
Olası komplikasyonlar arasında enfeksiyon ve kanama bulunmaktadır. Ayrıca koni biyopsisi, rahim ağzında işlem sonucunda oluşabilecek değişiklikler ve skarların neden olduğu kısırlık ve düşük riskini yükseltebilir.
Bir servikal biyopsi öncesinde genellikle yiyecek veya içecekten kaçınmanız gerekmez. Ancak eğer biyopsi için anestezi gerekecekse, işlem öncesi belirli bir süre boyunca aç kalmalısınız. Bu genellikle gece yarısından sonra olur. Eğer hamile olduğunuzu ya da hamile olma ihtimaliniz olduğunu düşünüyorsanız doktorunuza bildirin. Herhangi bir ilaca, latekse, bandaja veya anestezik ilaçlara (lokal veya genel) karşı bir hassasiyetiniz veya alerjiniz varsa bunu sağlık hizmetlerine belirtin. Doktorunuza kullanmakta olduğunuz tüm ilaçları bildirmelisiniz. Eğer kanama sorununuz varsa bu durumu da doktorunuza bildirmeniz gerekir. Ayrıca, kan inceltici ilaçlar, aspirin veya kanın pıhtılaşmasını etkileyen diğer ilaçları kullanıyorsanız mutlaka doktorunuzla konuşmalısınız.
Bazı biyopsi prosedürleri sadece lokal anestezi gerektirirken diğerleri bölgesel veya genel anestezi ihtiyacı duyar. Durumunuza ve sağlık hizmeti sağlayıcınızın prosedürlerine bağlı olarak testin uygulanış biçimi değişebilir. Servikal biyopsi genellikle aşağıdaki süreci takip eder:
Servikal biyopsi sonrası iyileşme süreciniz gerçekleştirilen biyopsinin türüne ve anestezi alıp almadığınıza bağlı olarak değişecektir. Eğer lokal veya genel anestezi aldıysanız, uyanma odasına götürülerek takip altına alınacaksınız. Kan basıncınız, nabız hızınız ve solunumunuz stabil olduğunda ve tamamen uyanmış olduğunuzda ya hastane odanıza alınacak veya evinize gönderileceksiniz. Eğer prosedürü ayaktayken geçirdiyseniz sizi eve bırakabilecek birinin olmasını düşünmelisiniz. Basit bir biyopsiden sonra işlem sonrasında birkaç dakika dinlenme süresi verilebilir.
Kanamayı önlemek için hijyenik ped kullanabilirsiniz. Birkaç gün süreyle hafif kramp, lekelenme ve koyu veya siyah renkte akıntı yaşamanız normaldir. Koyu renkli akıntının kaynağı, kanamayı kontrol etmek için serviks bölgenize uygulanan ilaçtır. Sağlık uzmanınızın tavsiye ettiği ağrı kesiciyi kramp için kullanmalısınız. Aspirin ve bazı diğer ağrı kesiciler kanama ihtimalini artırabilir. Bu yüzden sadece önerilen ilaçları kullanmanız önemlidir. Biyopsiden sonra 1 hafta ya da sağlık uzmanınızın belirttiği süre boyunca duş almamanız, tampon kullanmamanız ve cinsel ilişkiden kaçınmanız gerekebilir. Aktivitenizde ağır kaldırmama gibi bazı kısıtlamalarınız olabilir. Doktorunuz aksi belirtmedikçe normal beslenme alışkanlıklarınıza devam edebilirsiniz. Sağlık profesyoneliniz size ileriki tedavi veya bakım için ne zaman tekrar ziyaret etmeniz gerektiğini bildirecektir. Genellikle, servikal biyopsi geçiren kadınların daha sık Pap smear testlerine ihtiyaçları vardır. Eğer aşağıdaki belirtilerden birini yaşıyorsanız doktorunuza bildirin:
Rahim ağzının iç tabakasında gelişen kanser birdenbire belirmemektedir. Normal rahim ağzı hücreleri yavaşça kanserli hücrelere dönüşür. Bu dönüşüm genellikle yavaş gerçekleşirken bazen bir yıldan daha kısa sürede tamamlanabilir. Rahim ağzı kanseri çoğunlukla orta yaşlı bireylerde görülür ve teşhis edilen hastaların yaş ortalaması 35 ile 55 arasındadır. Bu hastalık üreme çağındaki kadınlarda da sıklıkla rastlanır ve gebelik esnasında en yaygın görülen kanser türlerinden biridir.
Servikal kanseri, 30 yaş altındaki kadınlarda nadiren görülür. Rahim ağzı kanseri genç yaşlarda ortaya çıkabilir ancak ilerleyen yaşlarda daha sık karşılaşılır. Rahim ağzı kanserinin belirtileri genellikle erken evre kanserler gibi açıkça fark edilemez. Ancak, bu hastalığın en yaygın semptomu vajinal kanamadır. Beklenmedik bir şekilde adet dönemi dışında kanlı bir akıntı oluşur. Bu akıntı genellikle lekelenme veya hafif kanama şeklinde görülür ve çoğunlukla iki adet dönemi arasında meydana gelir. Cinsel ilişki sonrasında oluşan kanama da bu hastalığın belirtileri arasında yer alır.
Menopoz dönemindeki kadınlarla ilgili olarak, bu hastalık genellikle kanama ve aşırı akıntı şeklinde kendini gösterir. Cinsel ilişki sırasında rahim ağzında hissedilen ağrı serviks kanserinin belirtisi olabilir. Bu semptomlar aynı zamanda bir rahim enfeksiyonunun sonucu da olabilir. Bu tür belirtileri görmezden gelmek yerine, erken teşhisin kanserin ilerlemesini durdurma ve tedavinin başarısını artırma potansiyeli olduğunu unutmamak önemlidir.
Serviks kanseri çok çeşitli nedenlerden dolayı gelişebilir. Hiçbir risk faktörü taşımayan bir kadın bile rahim ağzı kanseri geliştirebilir. Rahim ağzındaki kanserin ilk belirtisi genellikle HPV virüsünün varlığıdır. Uzmanlar, bir hastanın rahim ağzı kanseri geliştirmesi için mutlaka HPV enfeksiyonu geçirmiş olması gerektiği düşüncesindedir. Genital bölgeye giren HPV virüsünün bölgede siğiller oluşturduğu bilinmektedir ve bu virüsler genellikle ciltten cilde olan cinsel temas yoluyla bulaşmaktadır.
Kansere yol açan HPV virüslerinin çoğu aslında kansere neden olmaz. Ancak yüksek riskli HPV virüsleri, E6 ve E7 proteinlerinin yapısını bozarak tümör oluşumu için uygun bir ortam yaratır. Sigara içen kadınlar, içmeyenlere göre çok daha büyük bir risk altındadır, çünkü sigara kullanımı, akciğerden daha çok vücudun diğer kısımlarında kanser gelişimine neden olan doku hasarına yol açar. HIV enfeksiyonuna sahip kadınlarda rahim kanseri normalden daha hızlı ilerler. Ayrıca cinsel ilişki sırasında bulaşabilen belirli bir bakteri de rahim kanserine neden olabilir. Meyve ve sebze tüketimi az olan kişilerde de serviks kanseri görülme olasılığı vardır.
Doğum kontrol haplarının uzun süreli kullanımı kanser riskini artırabilir. Uzmanların yaptığı bir araştırmada, 10 yıl boyunca doğum kontrol hapı kullanmanın kanser riskini dört kat artırdığı bulunmuştur. Aynı şekilde, birden fazla gebelik yaşayan kadınlarda da serviks kanseri yaygın olarak görülür. Son yapılan araştırmalar, ailesinde rahim ağzı kanseri olan kişilerin hastalığa yakalanma riskinin oldukça yüksek olduğunu göstermiştir.
Peki servikal biyopsi nasıl yapılır? Rahim ağzı spekulum kullanımı ile genişletilir. Ardından kolposkop kullanarak ilgili bölge detaylıca incelenir. Alınan doku örneği doğru şekilde saklandıktan sonra patolojiye gönderilir.
Tanısal kürtaj, kadın hastalıklarında, gebelik durumu olsun ya da olmasın, tanı amaçlı sıkça uygulanan bir işlemdir. Kürtaj, aslen rahimin içerisini temizlemeyi ifade eder. Uzun süreli adet kanaması yaşayan kadınlar genellikle bu işlemi geçirirler. Kürtaj sonrasında kanama durur ve alınan örnek patolojiye gönderilerek kanamanın nedeni araştırılır. İlaç tedavisine dirençli vajinal kanamalar durumunda veya endometrial kalınlığın artması halinde tanı koymak için kürtaj uygulanır. Tanısal kürtaj, hormonel nedenlerle rahimden belirli bir noktadan doku örneği almak anlamına gelir. Adetin başlangıcından sonraki 21.günde bu işlem yapılır. Rahimin iç kısmındaki mukoza patolojik olarak incelenir ve yumurtlama olup olmadığı belirlenir.
Kürtaj işlemi öncesinde hasta öncelikle jinekolojik muayene için hazırlanır. Sonrasında anestezi uzmanı ve doktorun hangi türde bir anestezi uygulanacağına karar vermesi gerekmektedir. Uyutma işlemi tamamlandıktan sonra, vajina, spekulum adlı alet yardımıyla açılır ve net görünür hale getirilir. Bu bölge antiseptik ilaçla temizlenir ve sonrasında rahim çekilerek düzleştirilir.
Rahim ağzı genişletilerek rahim boşluğuna ulaşılır ve buraya vakum etkisi yaratan özel bir enjektör sistemi yerleştirilir. Enjektör, rahim içerisinde negatif basınç oluşturur, bu sayede rahimi döşeyen dokular çıkarılır. İşlem sonrasında ultrason ile kontrol yapılıp rahimde herhangi bir parça kalmadığından emin olunur. Kürtaj prosedürü genellikle oldukça hızlıdır. Kürtaj sonrası 2-10 gün boyunca belirgin kanamaların görülmesi normaldir, ancak bazı durumlarda hiç kanama yaşanmayabilir. Genel olarak, cerrahi işlemin ardından zaman zaman kanamaların meydana gelmesi normal kabul edilir.
Cerrahi müdahale genel anestezi altında gerçekleştirildiyse, hastanın iki saat sonra hafif ve yağsız yiyecekler tüketmesi önerilir. İlk öğün genellikle çorba ve kahvaltılıklardan oluşurken, bulantı durumu yoksa daha sonra normal diyetine dönülebilir. Cerrahi işlem sonrasında doktorun tavsiye ettiği ağrı kesiciler ve antibiyotikler kullanılır. Kürtajdan hemen sonra banyo yapmanın sakıncası yoktur fakat enfeksiyon riskini azaltmak için vajinal duş önerilmez. Kürtaj sonrası adet döneminin tekrar başlaması genellikle 30-40 gün sürer. Hasta, çok zorlayıcı olmayan aktivitelerle günlük yaşamına devam edebilir. Ancak, kürtaj sonrasında ilk 15 gün içinde rahimde enfeksiyon riski yüksektir ve bu nedenle cinsel ilişkiye bir süre ara vermek önerilir. Tanısal kürtaj işlemi sonrasında akıntı, kötü koku, yanma ve ateş gibi belirtiler görülmesi durumunda doktorunuza başvurmanız gerekmektedir.
Tanısal küretaj prosedürü, ağır kanama (menoraji), adet döngülerinin arasındaki kanamalar veya menopoz sonrası kanama gibi sorunların nedenlerini belirlemek için uygulanabilir. Miyomlar, polipler, endometriyum ya da rahim kanseri gibi düzensiz dokuların varlığı anormal kanamaya sebep olabilir. Menopoz sürecine yaklaşan veya menopozdan geçmiş kadınlarda, hormon (östrojen ve progesteron) dengesizliği de anormal uterin kanama nedeni olabilir. Tanı amaçlı küretaj işlemi, potansiyel rahim kanserinin belirtisi olan düzensiz endometriyal hücrelerin belirlenmesine yardımcı olur. İşlem sonrasında doktorunuz alınan doku örneğini, normal veya anormal doku, polip veya kanser durumunu belirleyebilen patologların incelemesi için laboratuvara gönderir. Doktorunuz ayrıca tanısal küretajı, düşük ya da gebelik sonrası rahmin sağlık durumunu korumak için kullanabilir. Bu işlemle doktorunuz fazla kanamayı ve enfeksiyonu engellemek amacıyla kalan dokuyu temizler. Bazı durumlarda doğum sonrasında plasentanın küçük parçaları endometriyuma yapışık kalır ve çıkmaz. Bu durum kanama veya enfeksiyona yol açabilir. Doktorunuz bu parçaların çıkarılması için tanısal küretaj önerebilir.
Peki tanısal küretaj nedir? Nasıl uygulanır? Tanısal küretaj işlemi hasta jinekolojik muayene pozisyonunda iken genel ya da lokal anestezi uygulanarak, uzun ve kaşık şeklindeki bir aletle rahim içeriğinin kazınmasıdır. Doktorunuz, rahimde kalan materyalleri çıkarabilmek için bir kanül de kullanabilir. İşlem genellikle 5-10 dakika sürer fakat bazı durumlarda bu süre uzayabilir. İşlem sonrasında iyileşme odasında birkaç saat geçirmeniz gerekebilir. Küretaj sonrasında adet kramplarına benzer ağrılar ve hafif kanama meydana gelebilir. Ağrı kesiciler bu rahatsızlığı ve krampı azaltacaktır. Tanısal küretaj prosedürü, vajina ve rahim ağzından rahmin içine sokulan ışık kaynağı olan bir optik cihaz ile histeroskopi metodunu kullanabilir. Bu işlem sırasında doktorunuz, mukoza zarında bulunan polipler gibi belirgin alanları daha net görebilir ve uygun araçlarla için gönderebilir.
KAYNAK: https://www.hopkinsmedicine.org/health/treatment-tests-and-therapies/cervical-biopsy