444 3 703

Stockholm Sendromu'nun Tersi: Rehin Alanın Rehineye Sempati Duyduğu Lima Sendromu Nedir?

Bilgi Talep Formu

Psikoloji dünyası, insan zihninin en zorlu ve sıra dışı koşullara nasıl tepkiler verdiğini gösteren ilginç sendromlarla doludur. Pek çoğumuz, rehinenin kendisini kaçıran kişiye karşı sempati, hatta bağlılık geliştirdiği Stockholm Sendromu'nu duymuşuzdur. Peki, madalyonun bir de diğer yüzü olduğunu biliyor muydunuz? Yani, rehin alan kişinin, rehin aldığı kurbana karşı empati ve sempati geliştirdiği bir durum…

İşte bu şaşırtıcı ve karmaşık psikolojik olguya Lima Sendromu adı verilir. Bu yazıda, Stockholm Sendromu'nun adeta bir yansıması olan bu durumu, adını nereden aldığını, belirtilerini ve altında yatan psikolojik dinamikleri derinlemesine inceliyoruz. 

 

 

Lima Sendromu Nedir? Güç Elindeyken Gelen Empati

 

Lima Sendromu, bir kaçırma veya rehin alma eylemi sırasında, zorba veya rehin alan kişinin (failin), elindeki rehineye veya kurbana karşı olumlu duygusal bağlar geliştirmesi durumudur. Bu bağ; sempati, empati, suçluluk veya koruma içgüdüsü şeklinde ortaya çıkabilir. Fail, kurbanın insani yönlerini görmeye başlar, onun korkularını ve çaresizliğini anlar ve sonuç olarak ona zarar verme konusunda isteksizleşir.

Bu durumda, olaydaki güç dinamiği duygusal olarak tersine döner. Fiziksel kontrol hala failde olsa da, psikolojik olarak kurbanın etkisi altına girmeye başlar. Bu, failin planlarını değiştirmesine, kurbana daha iyi davranmasına ve hatta onu serbest bırakmasına neden olabilir.

 

Hikayenin Başladığı Yer: Sendromun Kökeni

 

Bu sendrom, adını oldukça dramatik ve gerçek bir olaydan alır. Tarih 1996 yılını, yer ise Peru'nun başkenti Lima'yı göstermektedir. Túpac Amaru Devrimci Hareketi (MRTA) adlı silahlı bir gruba mensup militanlar, Japonya Büyükelçiliği'ne düzenledikleri bir baskınla yüzlerce üst düzey diplomat, hükümet yetkilisi ve iş insanını rehin alır.

Ancak günler geçtikçe şaşırtıcı bir şey olur. Militanlar, rehinelerle konuştukça, onların hikayelerini dinledikçe ve insani durumlarına tanık oldukça, onlara karşı bir sempati duymaya başlarlar. Bu durumun bir sonucu olarak, eylemin başlamasından sadece birkaç gün sonra, aralarında kadınların ve yaşlıların da bulunduğu rehinelerin büyük bir kısmını serbest bırakırlar. Gözlemciler ve psikologlar, faillerin kurbanlarına karşı geliştirdiği bu beklenmedik empatiyi tanımlamak için bu olaya atfen "Lima Sendromu" terimini kullanmaya başlamışlardır. 

 

Lima Sendromu'nun Belirtileri Nelerdir?

 

Lima Sendromu, failin davranışlarında ve kurbana karşı tutumunda belirgin değişikliklerle kendini gösterir. Gözlemlenebilecek başlıca belirtiler şunlardır:

  • Kurbanın İhtiyaçlarıyla İlgilenme: Fail, rehinenin yiyecek, su, uyku gibi temel ihtiyaçlarını karşılamaya özen gösterir.
  • Empati ve Sempati Kurma: Rehinenin korkularını, endişelerini ve içinde bulunduğu zor durumu anlamaya başlar ve ona karşı merhamet duyar.
  • Kişisel Bilgileri Paylaşma: Kendi hayatı, ailesi veya eylemi yapma nedenleri hakkında rehineyle konuşarak aradaki "fail-kurban" duvarını yıkmaya çalışır.
  • Zarar Vermekten Kaçınma: Rehineye fiziksel, cinsel veya psikolojik olarak zarar vermekten bilinçli olarak kaçınır. Hatta onu diğer faillerden korumaya çalışabilir.
  • Suçluluk ve Pişmanlık Duygusu: Yaptığı eylemden dolayı suçluluk hissetmeye başlayabilir ve bu durumu rehineye belli edebilir.
  • Planları Değiştirme: En belirgin haliyle, duyduğu sempati nedeniyle rehineyi planlanandan daha erken serbest bırakma kararı alabilir.

 

Lima Sendromu ve Stockholm Sendromu Arasındaki Fark

 

Bu iki sendrom sıklıkla karıştırılsa da aralarındaki temel fark, duygusal bağın hangi yönde geliştiğidir:

  • Stockholm Sendromu: Kurban, faile karşı sempati duyar. Odak noktası rehinenin psikolojisidir.
  • Lima Sendromu: Fail, kurbana karşı sempati duyar. Odak noktası rehin alan kişinin psikolojisidir.

Kısacası, Lima Sendromu'nda duygusal roller tamamen tersine dönmüştür.

 

 Tedavi ve Yaklaşım Nasıl Olmalıdır? 

 

Lima Sendromu, DSM-5 gibi resmi tanı kılavuzlarında yer alan bir akıl hastalığı değildir. Daha çok, olağan dışı ve travmatik bir durumda ortaya çıkan bir psikolojik tepki olarak kabul edilir. Dolayısıyla "tedavisi" gereken kişi, sendromu yaşayan failden çok, bu travmatik olaya maruz kalan kurbandır.

  • Kurban (Rehine) İçin Tedavi: Rehin alınma deneyimi, fail ne kadar "iyi" davranmış olursa olsun, son derece travmatiktir. Kurbanın bu olayın üstesinden gelebilmesi için Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB), anksiyete ve depresyon gibi durumlar açısından profesyonel psikolojik destek alması kritik öneme sahiptir.
  • Fail İçin Yaklaşım: Sendromu yaşayan fail ise hukuki süreçle yüzleşir. Terapi, bu sürecin bir parçası olarak, kişinin eylemlerinin ardındaki motivasyonları, duyduğu pişmanlığı ve empatiyi anlamlandırması için rehabilitasyon programları dahilinde uygulanabilir.
Web ve Tıbbi Yayın KuruluGüncellenme Tarihi: 07.10.2025 16:10Yayınlanma Tarihi: 07.10.2025 16:10
Yorum Ekle


Bilgi Talep Formu

Bilgi almak için lütfen formu doldurun!