Diyabet vücudun insülin kullanma şekli üzerinde etkili olan bir hastalıktır ve vücutta birçok sistemi etkileyebilir. Özellikle böbrekler diyabetin en fazla zarar verdiği organlardan biridir. Yüksek kan şekeri seviyeleri böbreklerdeki kan damarlarını hasara uğratarak böbrek fonksiyonlarının bozulmasına yol açabilir.
Kronik böbrek hastalığı şeker hastalığınız olmasa bile son derece ciddidir. Tedavi edilmediğinde ciddi sorunlara yol açabilir. Kronik böbrek hastalığı neden olduğu durumlar aşağıdaki gibidir:
Böbrek hasarı idrarınızda protein sızıntısına neden olur. Bu protein türüne albümin denir. Aile sağlığı merkezleri gibi düzenli sağlık kontrollerinin yapıldığı yerlerde idrarda albümin testi yaptırabilirsiniz. Test özellikle şeker hastası olan bireylerde böbrek hasarının erken evrede tespit edilmesine yardımcı olur ve yılda en az bir kez yaptırmanız önemlidir.
Eğer böbrek hasarınız varsa sağlık hizmetini aldığınız hekim veya kurum size özel bir tedavi planı oluşturacaktır. Bu plan almanız gereken ilaçları, günlük tuz tüketiminizi azaltmayı, belirli yiyecekleri sınırlamayı ve egzersiz yapmayı içerebilir.
Ayrıca böbrek işlevinizi takip etmek için düzenli kontroller yaptırmanız gerekecektir. Basit bir kan testiyle glomerüler filtrasyon oranı (GFO) ölçülebilir. GFO değeri, böbreklerinizin ne kadar iyi çalıştığını gösterir.
Kronik böbrek hastalığınız veya şeker hastalığınızın olması böbreklerinizin işlevini kaybedeceği anlamına gelmez. Kronik böbrek hastalığı olup olmadığını öğrenmek ve tedaviye başlamak hastalığın daha kötü bir hale gelmesini önlemeye yardımcı olur. Erken müdahale böbrek sağlığınızı korumanız için son derece önemlidir.
Kan şekerinizi kontrol altında tutmak gözlerinizi, kalbinizi, sinir sisteminizi, ayaklarınızı ve böbreklerinizi korumanın en etkili yoludur. Bu şekilde şeker hastalığından kaynaklanan tüm sağlık risklerini azaltmış olursunuz. Böbrek hasarınız olup olmadığından bağımsız olarak şeker hastası olan herkes için bu durum geçerlidir. Sağlıklı bir yaşam sürmek ve olası komplikasyonları önlemek için kan şekerinizi düzenli olarak izlemeli ve kontrol altında tutmalısınız.
Böbrekler kanı temizleyen önemli filtrelerdir. Bu filtrasyon işlemi böbreklerde bulunan glomerül adı verilen birimler tarafından gerçekleştirilir. Damarlar aracılığıyla dolaşımdaki kan ve atık maddeler böbreklere gelir; glomerüller, bu kanı filtreleyerek temizler. Filtrasyon sonucunda atıklar ve fazla sıvı idrar yoluyla vücuttan atılırken vücudun ihtiyaç duyduğu proteinler ve mineraller temizlenen kan ile birlikte tekrar dolaşıma karışır.
Yüksek kan şekeri ve yüksek kan basıncı böbreklerin ana işlevini yerine getiren glomerüllere zarar verebilir. Böbrekler hasar gördüğünde vücutta kalması gereken proteinler idrara geçerken atılması gereken fazla sıvı ve zehirli atık maddeler vücutta kalır ve kana karışır. Diyabetik nefropati, her iki böbreği de etkileyen bir durumdur.
Böbrek hasarları genellikle uzun bir süre boyunca belirti vermez. Bu hasarı erken tespit etmenin en iyi yolu idrarda albümin (mikroalbuminüri) testi yaptırmaktır. Böbrekler atık maddelerin sürekli artmasına yol açarak işlevini yitirmeye devam eder. Son aşamada böbrekler küçülür ve tamamen iflas eder. Bu durumda böbreklerin işlevini yerine getirebilmesi için hemodiyaliz, periton diyalizi veya böbrek nakli gibi tedavilere ihtiyaç duyulur.
Şeker hastalığına bağlı böbrek yetmezliği yıllar içinde geliştiği için çoğu zaman hastalar bunu fark edemez. Böbrekleriniz yarı kapasitede çalışırken veya tamamen iflas edene kadar bazı sorunlar hissetmeyebilirsiniz. Ancak böbrek yetmezliğine yakalandığınızda mide rahatsızlığı, bulantı, kusma gibi belirtiler ortaya çıkabilir ve kendinizi halsiz hissedebilirsiniz. Vücudunuzda biriken fazla sıvı nedeniyle elleriniz ve ayaklarınızda şişlik meydana gelir ayrıca tansiyonunuzda yükselme olabilir.
Böbreklerinizde bir problem olup olmadığını anlayabilmek için kanda kreatinin ve idrarda mikroalbumin değerlerinizi kontrol ettirmeniz önemlidir. Tahlil yaptırmak için böbreklerinizin hasta olmasını beklemeyin. Düzenli kontroller sağlık durumunuzu erken dönemde tespit etmenize yardımcı olacaktır.
Tedavi ve korunmanın temelinde kan şekerinin normal veya normale yakın değerlerde tutulması yatar.
Böbrek hasarını önlemek için hedef kan basıncını 130/80 mmHg’nın altında tutmaktır. Bu uygun tansiyon ilaçları ile sağlanabilir. Tercih edilen iki ilaç grubu ACE inhibitörleri ve ARB’lerdir. Kan basıncınızı kontrol altında tutmak göz, beyin, sinir, kalp ve damar sisteminizde oluşabilecek hasarları önlemenize veya yavaşlatmanıza da yardımcı olacaktır. Diğer dikkat edilmesi gerekenler de aşağıdaki gibidir: